İnsanlar her zaman her çağda kendilerini hep büyük görmüşlerdi. Kâhinler, sözde büyücü Lordlar ve belki de ölümsüz sandıkları Zeus; hepsi insanların düş aleminde yarattıkları ölümsüz ve lanetlenmiş varlıklardı. Biz insanlar kendi yarattıklarımızı zaman içerisinde hikayelere konu alıp efsaneleş
" Hiç zamanında anlaşılmadım ben. Zaten her yere de hep geç kalırım. Çoğu zaman kendi hayatıma bile. Sevginin sevdaya denk düştüğü yarınlar hatırına bir kez daha dönsün dünya. Ben ise insanlık namına karalayacağım birkaç satır daha. Vefa borcum olmasın yakamda..."
"Tutku bedeni ele geçirince, hırs aklı alt eder. Her günün ertesi bir öncekinden beter. Ruhumuz bile zamana esir artık! "
Lavinya Dergisi
Yazarlarımız
GÜZEL GÜNLERİN HATRINA
Geçenlerde küçük bir kasabaya denk düştü yolum. Severdim öyle hiç tanımadığım, bilmediğim yollarda dolaşmayı. Küçüklüğümün alışkanlığıydı öyle her yere girip çıkıp hayatı tecrübe etmek. Kırk yaşımdayım ama hala ne tecrübeliyim ne de çocuk. Yedi- sekiz kişinin oluşturduğu topluluk kasabanın girişini

KÖTÜLÜĞÜN DÖNÜŞÜMÜ
Yalnız kalmanın tercih olduğu dönemlerden geçiyorum bu ara. Çoğu zaman zor olduğunu ve bunu başaranların çok güçlü insanlar olduğunu savunuyorum; lakin kimi zamanlar dünyanın kötülükle boğuştuğunu görüyorum ve o zaman da diyorum ki “ne mutlu dengini bulabilene”. İşte böyle saçma sapan, karma karışık

DEĞİŞTİ ZAMANLA
Çok şey kaybetti insanoğlu, geçen yüzyıllar boyu. Önce usul usul kendini sonra ise var olma sebebini. Böyle mi olmuştu asırlar boyu? Masallar mı yalandı, insanlık mı lanetlendi? Hiçbir zaman anlamadı insanoğlu. Denizin maviliğine kanıp suyun berraklığıyla sınandı.
Bize anlatılan dünya bu değildi

BU DÜNYA SENİN ÇOCUK
Gecenin alacakaranlığı mı seni bu hâle getiren,Yoksa yine mi yas tutuyorsun makus kadere?Ne acınası gaileler bunlar, öldürmüyor.Peşin hükme tabii kılacaklar seni, söylüyorum yakındır. Hüznün gölgesine sığınmayı bırak, korkmaBaharı atlattık, geçti kötü zamanlar.Yavaş yavaş buna da alışırızİhya o

VAZGEÇİYORUM ŞİMDİ KENDİMDEN
Önümüzdeki yirmi yılın acısını çekiyorum şimdi. Evet, ömrüm boyunca pişman olacağım, lakin aynı zamanda pişman olmadan yapacağım tek yanlışı yirmi yaşımda yapıyorum. O uğruna öleceğim sevdadan yirmi yaşımda vazgeçiyorum, o gönlüme çiçekler açtıracak adamdan bu yaşımda vazgeçiyorum. Yıllarca yanlış k

SAVRULUYORUM HER YELDE
Rastgele yaşıyorum bu hayatı.
İpsiz bir uçurtma gibiyim her yelde savruluyorum. Bu rüzgâr ne zaman dinecek dersin? Güneşli günleri görecek miyim? Korkuyorum ya hep karanlıkta kalırsam...
Ait olamıyorum şimdi hiçbir yere. Kendi mahvoluşumu izliyorum, yerle yeksan her şey. Her dumanda sis için

CEHENNEM ZATEN BURASI
Mutsuz ailelerdeki çocuklar; kırılmış olur, dargın olur, yanmış ve yaralı olur. Vuslata ermek koca bir düş gibidir onlara. Kimi zaman sokakta gördükleri balonda kimi zaman yüzlerdeki gülümsemede eksik kalır bir yanları. Eksikliklerini yok sayarak tam olmak için uğraşırlar bir ömür boyu. Lakin zaman

KAZANDIN EY İNSANLIK!
Öyle kırık dökük yaşıyorum bu aralar bir bilsen. Hangi bilinmez uçurumun kenarındayım düşüp yok olmam işten bile değil halbuki. Hesapsız kitapsız yaşarım tıpkı bir avare. Ah zavallı ben! Ne çok ayıp ettim sana asırlar boyu. Bak şimdi yorgun düştün. Böylece yenildin, ilk defa hem de ellerinle yarattı

BİZDEN SONRASI
Vaktinden önce gelen ayrılık yaksa keşke cihan-ı âlemi. Ne zor değil mi böyle yaşamak, ne acınası gaileler bunlar öldürmüyor. Ah zavallı sen! Ne çok yazık oldu bize. Sevdamıza bu son reva mıydı söylesene. Acıttı, karanlığın şafağında sessiz gitmelerin. Ve dahası var ey sevdaya ihanet eden sevgili, k

HÜRRİYET SARSA HER YANI
Ne var ki karanlık günler var artık takvimde. Öfkeden beslenen bir toplum, hırsla bürünmüş bir zihniyet ve çok daha ağır birkaç kelam daha. Senin yolundan dönmemek için bu çabalarımız. Bil ki muvaffak olmamızı istemeyecekler, karanlık dünyanın kesimi. Senin zamanında da böyleydi bilirim. Yüz yıl ge

KAYBEDENLERİN SAVAŞI
Bazen roller değişir, bazen mekanlar. Olay hep aynı kalmıştı aslında. Tarih tekerrür etmişti ve o lanet günü tekrar yaşıyorduk sanki. Geçen otuz yıl insanlardan hiçbir şey götürmemiş üstüne üstlük daha zalim olmuşlardı. Aslında her biri içindeki kendine düşmandı. O içinde bir türlü yenemediği saplan

KARMAKARIŞIĞIM İŞTE
İmkânsız aşkların adamıyım ben. Günah çıkarmaların insanıyım. Bir bedende yüz kişiyi taşırım. Sanma ki çaresizim; mevcudiyetim varlığımdan içeri, bir ben var bana bile düşman. Öyle ki sorgusuz yaşarım cevapların her biri saklı hayatın içinde. Ben ki serseri bir adamım, yanlış kadınlara denk gelirim

İNSANLIK KAZANSIN
Ne çok acı çekmişti insanlık tarih boyunca. Savaş döneminde yaşamak, o acıyı en derinden hissetmek, çaresizlik içinde yok olmak hatta yok olmaktan beter olmak. Ah ne acı çekmişlerdir kim bilir! Milyonlarca insan kaybı, isimsiz mezarlar, yapılan zulümler, görülen işkenceler...
İnsanın insana yapt