Şiirleriyle duruşuyla ve bakışıyla bile gönüllerimize taht kurmuş çok kıymetli, değerli ikinci yeni şairlerimizden Cemal Süreya’yı sonsuz saygı ve selamla anıyorum. Bugün Laleli’den dünyaya doğru giden bir tramvayda olduğumuzu düşünelim ve bugün hepimiz Cemal Süreya’nın yani gerçek adı Cemal Seber olan şairimizin kalbi olalım. Laleli’den dünyaya uzanan tek şair. Hepimizin aklına Cemal Süreya deyince Üvercinka şiiri gelir. Bu şiir öyle güzel ve özeldir ki onu anlatmaya satırlarım yetmez. Bu şiiri okurken sesli bir şekilde okumanızı tavsiye ederim. Aşkın en güzel tarifiydi kendisi bir insan nasıl oluyordu da aşkını satır aralarına sığdırıyordu, yalnız satır aralarına sığdırdığı sadece kendi aşkı değildi bir halkın aşkını satırlarında yaşatıyordu adeta. Cemal Süreya’nın şiirleri ile aşkın güzelliğini yüreğimizde hissediyorduk. Kimimiz, onun “Sevda Sözleri “kitabından birkaç satırın altını çizerek sevdiğimiz kişiye verir, kimimiz ise bir şiirini sevdiğimiz kişiye armağan eder. Cemal Süreya ile kim bilir kaç aşk kalpten taşıp dile geldi. Öyle bir yürekti ki onun yüreği dizelerinden anlaşılıyordu, sevgisinin güzelliği kibarlığına ve zarifliğine diyecek söz bulamıyorum. Bizzat şiirlerini okuyup derin derin düşünen biri olarak bir insanı şiirlerinden ve yazdıklarından tanımak mümkündür. Şair dediğin yüreğinde neyi taşıyorsa dizelerine onu yansıtır öyle bir dizeler ki bunlar ayna niteliğinde, ufka giden yol gibi bazen ağlatır bazen ise elimizden tutan bir dost olur. Şiirlerden dost olunur mu? Kendinize belki şu an bu soruyu sordunuz ve cevapladınız. Unutmayalım bu hayatta herkesin bir şiiri vardır, şiir sevmiyorum diyen insanlar bile elbet kendi şiirini günün birinde bulacaktır. Şiir yaşamanın özüydü aslında, Cemal Süreya gibi kıymetli şairlerimiz hayatlarını bir ömür şiir için yaşadılar. Cemal Süreya’nın dizelerine kalben yakın olmak isterseniz eğer Sevda Sözleri kitabını okuyabilirsiniz, bu kitap benim başucu kitaplarımdan biridir. Kitapta en çok ilgimi çeken: Cemal Süreya’nın kendi el yazısıyla yazdığı sözleri ve şiirleri etkilenmemek elde değil. Cemal Süreya’nın bestelenmiş şiirleri; Hüznün Kuşları ve Sayım’dır. Dinlemenizi tavsiye ederim. Cemal Süreya sevdiği kadın Tomris’e Sayım şiirini yazmıştır. Tomris ise Cemal Süreya’dan bahsederken: Her gün şıp diye eve damlıyordu Cemal Süreya. Bir gün Tomris, biraz gez dolaş arkadaşlarınla falan buluş demiştir. Ertesi gün geç geldi Cemal Süreya, diğer günlerde geç gelmeye devam etti ve günlerini böyle geçirdi. Bir akşam Tomris, örtü silkelemek için pencereyi açtığında apartman girişinde oturan Cemal Süreya’yı gördü ve gerçek ortaya çıkmıştır. Cemal Süreya her akşam iş çıkışı eve geliyor ama aşağıda oturup gecikiyordu bu durumun adını Tomris Şahsiyet Rötarı olarak belirledi. Tomris’e olan sevgisi eşsiz ve güzeldi. Cemal Süreya’nın öyle bir şiiri vardır ki okuyunca boğazınız düğümlenir. Şiir ise şöyleydi: Sizin hiç babanız öldü mü? Benim bir kere öldü kör oldum Yıkadılar aldılar götürdüler Babamdan ummazdım bunu kör oldum, … Yüreğimi bırakıyorum her defasında bu şiire ne zaman okumaya başlasam gözyaşlarımı tutamıyorum sonra hemen babamın yanına koşuyorum sessizce oturuyorum varlığına binlerce kez şükrederek. Bu şiir aslında sevdiklerimizi her zaman sımsıkı sarılarak yan yana olabilmenin önemini anlatıyor. Cemal Süreya katıldığı bir programda kendini şu cümlelerle anlatıyor: 1931 yılında doğdum, 1937 yılında annem öldü 1944 yılında Dostoyevski’yi okudum. O gün bugün huzurum yoktur. Kendisi bu şekilde bizlere ifade etmiştir. Şiirlerini gönülden okumanızı dileyerek eserlerini belirtmeliyim mutlaka; Üvercinka, Üstü Kalsın, Sayım, 8.10 Vapuru, Hüznün Kuşları, Biliyorum Sana Giden Yollar Kapalı, Uzaktan Seviyorum Seni, Sizin Hiç Babanız Öldü Mü? Binlerce sayamadığım her bir şiirine sonsuz özlemle. Biliyorum ki bu dizeler hep yaşayacak Cemal Süreya’nın dediği gibi her ölüm erken ölümdür. Onun ölümü dediği gibi çok erken oldu. Cemal Süreya bir sözünde: “Gördüğün yerde sarıl bana.” Diyerek bizlerin nerede olduğumuzun hiçbir önemi olmadan gördüğümüz yerde Cemal Süreya’nın şiirlerine sarılmayı unutmayalım. Hasretler ve özlemler daima Süreya’ya olsun. Bu dünyadan bir Cemal Süreya geçti.