Lavinya Dergisi

ÖZNESİZ CÜMLELER
Nurten K. TOSUN

Rakamlardan öykülere yolculuk. Kalem, kağıt, düş ve pamuk şeker eşliğinde...

Nicedir öznesiz cümleler içinde bulurum kendimi. Öylesine değersiz, soğuk, canlanmayı bekleyen. Yumuşacık sorulmuş bir “Nasılsın?” sorusuna bile: “İyiyim”’ demekte zorlanır dilim. Ve öğüt dinlemeye tümüyle kapalı beynim. Ne yüklemi tamlarım, ne tümlece yaren olurum. O uzaklara, çok uzaklara dalar dururum. Bir fiilimside saklıdır hislerim, takılı kaldı noktalarım, virgüllerim! Dalıp durmak… Nicedir öznesiz cümleler içinde bulurum kendimi. Gökyüzü de kapalı, ruhuma tasvir. Hava karanlık, canıma minnet. “Ama” ile başlar bahanelerim! Bir konuşsam aslında, dökülecek yaralarım. Sonrası kabuk bağlama, şifalı merhemler ve bilindik yeniden başlama hikâyelerim. Belki o zaman özneyi var eder bakışlarım! Kabuk bağlamak… Nicedir öznesiz cümleler içinde bulurum kendimi. Masalın kahramanı gittiğinden olabilir bu eksiklik. Ya da susmayı seçmek bendeki yeteneksizlik. Bir haykırsam: “Bu cümle aslında baştan devrik.” Bilmem ki dinleyen kaç kişi çıkar gayretimi; sen, o, siz, biz… Hayatım daima belirsizlik! Baştan devrik… Nicedir öznesiz cümleler içinde bulurum kendimi. Yanım, yörem hep sessizlik. Yıldızlara bakmak, zeytin ağacı dikmek, dünyanın öbür ucuna gitmek. İstemek, hepsini istemek. Lakin derin bir mateme bürünmek! Sanırım biz “Sözde özne.” olmayı sevdik. Böylece almadık sırtımıza sorumluluk. Giden de olsak, kalan da; yitik cümleleri seçtik! Hep sessizlik…