Lavinya Dergisi
ONU BULMA ARZUSUİçime doğmaya başladığından beridir, yüzümde oluşan yerli yersiz gülüşlerin sebebi oldun. Gözümle başka gözlere değil de, kendi gönlüme bakmaya başlayınca orada gördüm seni. Sana benzeyen her şeyi kendi içimde gördüm ve elimden, dilimden, kalbimden geldiğince yaşadım yaşanılacak sana dair ne varsa . Bu yaşadıklarım senin daha ortada hiç olmayışında idare ediyor beni. Teskin etmiyorum kendimi, biliyorum ki ben gönül gözümü gökyüzüne bakmaktan mahrum bırakmadığım ve kalbime giden sevginin yollarını kapatmadığım sürece, kalbim daima senin gelişine hazır halde bekleyecek. Belki geleceğin yollarda güller göremeyeceksin, belki kimse benim seni bu denli hasretle beklediğimi sana anlatmayacak ama gel gör ki ben kendi içimde seni her gün o kadar büyütüyorum ki, kalbim diyorum, kalbim onunla daha ne kadar dolabilirsin? Gözlerim onda ki güzelliği ne kadar net görebilirsin? Ufkumun genişliğini hayalinle daha ne kadar genişletebilirsin? Gök yüzümü, gül yüzüne ne kadar yansıtabilirsin?
Senden
habersizim. Senden uzaktayım. Sensiz duraklardayım. Ömrümün sensiz geçen kısmını
bir an önce ziyan etmeye çalışıyorum. Tek başına ne kadar olursa o kadar
olmaya çalışıyorum. Kendimi yarım sayacağım sen gelene kadar. Sen gelene kadar
ben kendime dahi gitmeyeceğim. Oturduğum yerden kalkıp başka meskenler
edinmeyeceğim kendime. Seni bekleyeceğim dünyaya geldiğim yerde. Gözlerimi
geldiğin yönden ayırmayacağım. Ne söylersem söze senle başlayıp yine seni
söyleyip ve yine son sözümde de seni söyleyeceğim.
Yüzümü güneşe
dönüp yolunu gözleyeceğim. Gecenin karanlıklarında, avuçlarımda aramaya devam
edeceğim seni. Bulsam da seni, ismin avuçlarımda yankılanmaya devam edecek. Bu
bende ki seni bulma arzusunun ateşi hiç sönmedi, sönmeyecek...