Hayat bir futbol maçı gibi 2 devreden ibarettir belki de. İlk yarıyı iyi tamamlamak maçın sonuna olan avantaj gibidir. Rahat gidersin maçın sonuna, rölanti de mücadele edersin. Bir de ilk yarıda geri düşenler vardır. İkinci yarıdan umudunu kesenler olur, yorgun olan olur, bitenler olur, geride kalanlar olur. İkinci yarı için daha çok mücadele edecek olan olur, hırsına hırs ekleyen olur, kaçmayacağım diyen olur, kazanacağına inanan olur. Her kim olursa olsun bir şekilde maçı bitirir. Umudunu yitirip köşesine çekilen de maçı bitirir, mücadele edip inanan da. Maç bitip kimin ne yaptığına bakıldığında ortaya çıkacak manzara mücadele edip inananların mükafatı olur. Peki umudunu kaybedip köşesine çekilenler? Onlara ceza mı verilir? Neden savaşmadıkları, neden inanmadıkları sorulmaz mı? Hayata gözlerini açtığın anda başlar savaşın. İlk tehlikeli atağını çocukken bisikletten düşünce yaşarsın. Kolun kanadın kırılır, yara bere içinde 1-0 geriye düşersin. Çok sevdiğin bir şeyi alamaz yahut başarmak istediğin şeyi başaramazsın gençlik çağında bir gol daha yersin hayattan. Umudun kırılır, ikinci devreye çıkmamak için köşene, kendine çekilirsin. Etrafında mücadele eden insanlar görürsün ama takatin yoktur onlara yardım etmeye, onlardan yardım istemeye. Düşündüğün yahut aklında dolaşanlar hep ilk yarıdaki yediğin gollerdir. Halbuki ilk yarıda yediğin goller kadar yarattığın tehlikeli ataklar da vardır. İlkokulda, ortaokulda derslerin iyidir takdir kazanmışsındır. Yeteneklerin vardır yapabildiğin şeyler vardır. Ailen yanındadır, sevdiklerin vardır etrafında. Aşık olmuşsundur belki, belki şansın varsa karşılık bulmuşsundur. Lakin bunların hiçbir önemi yoktur aklının mahkemesinde. Pozisyonlar sarıp sarıp yediğin golleri gösterir gözlerine, aklına. Kaybettiğin sadece umudun değil, sağlığındır bazen. Bazen hevesindir bazen gücündür. İkinci yarı başladığında köşenden izleme sebeplerin çoğaldıkça durgunluğun da çoğalır, sessizliğin de. Son dakikalara girdikçe iyice anlarsın. Mücadele etsen de bazı şeyler değişmez, inansan da, güçlü olsan da değişmez. Bazı maçları kaybetmen gerekir. Bazı maçların geri dönüşü yoktur çünkü ikinci yarılarda...