Lavinya Dergisi
İNSAN YO(Ğ)RULURC-anımızı acıtıyor bugünün dünyası Çiçeğin yarası kendinden Toprak delik deşik kendi gürültüsünden Donan sular sızısı oluyor sabahların Yaşam başladığından beri İnsan kendini ağlayarak öldürüyor Sesimi yoran şehir betonlara çarpıyor Zemin çivi yaralarından tekrarlanıyor gözümde Dizlerimde büyümenin küflü yorgunluğu Akan hayatın hızı palavra Herkesin yüzünde bir zafer bayrağı İçimizde bir bir düşüyor cepheler Heykeller türbeleşiyor bezginlik çağı bu Nikotinli akşamlarda tütüyor gün Dizilerden dizelere geçiyor ayrılık Ve andan evvel cehennemlik olmuş kapılar İrem bağında yürümekken meramım Git gide çöken makamım aylar yıllar Otlar hayvanın içinde nasıl da habersiz yağmurdan Yapraklar bilir şafak başa dönmez asla İnsan geç saatler pazarı gece şehrinde İçinde her türlü tezgâh kurulur Kuşlar köle olmak için konmaz dallara Masallarla diksem hayatın sancılarını Yeniden yeşerir mi buz kesmiş odalarda Çekingen misafir yüzüm Hangi dilde d-ağlanır ateşe düşünce insan Bilmiyorum