Lavinya Dergisi

TIRTILDAN KELEBEĞE
Nurten K. TOSUN

Rakamlardan öykülere yolculuk. Kalem, kağıt, düş ve pamuk şeker eşliğinde...

“Minicik bir böcek, milyonlarca yıldır yeryüzünde en sağlam ipliği üretir. Yumurtaları bir yıl uyuyarak kendini geleceğe hazırlar. Doğduklarında kısa sürede ilk ağırlıklarının on bin katına çıkan mucizedirler. Sonra kendilerini ördükleri kozanın içine hapsederler. Hapsin sonunda başkalaşırlar. Artık göz kamaştırıcı kelebektirler.” diye anlatıyordu adam. Sanki büyülü bir masal gibiydi sözleri. Kendisi de masalın gizemli prensi. Hikâyenin ismine gelince: “Tırtıldan Kelebeğe.” Devam ediyordu sözleri: “Sen de vazgeçme!” Genç bir kadın: Çok yıldır dünyada çırpınan ellerim. Ben de bir şeyler üretirim. Uyurum, uyanırım, hayal kurarım. Kimine göre mucize, kimine göre sıradan bir insanım! En benzeştiğim yön dinlediğim masalla, kendimi sık sık kozama hapsederim. Hapsin sonu ne zaman bitecek, bilemem! Tırtıl kadar cesaretli de değilim. Kelebek olarak çıkmak isterim. Lakin doğru zamanı bulamayabilirim. Hikâyenin ismini beğendim. Benimkine gelince: Karanlıktan karmaşıklığa koyabilirim. Sakın vazgeçme diyor oysa. Korkarım, şeyy belki dee… Sahi deneyebilir miyim? “Yumurtadan çıkan larvalar, iklim ve hava şartlarına bağlı olarak dört defa deri değiştirirler. Çok iştahlıdırlar, sadece taze dut yaprağı yerler. Sonra durgunlaşır. Tutunacak yer ararlar. Yem yeme esnasında parlak ve gergin olan deri gevşer, buruşur, solgunlaşır. İnsan günlük uykusunu almadığı zaman güçsüzleşir ama İpek böceği bitkinlik yapmaz. Dünyanın en harika kumaşlarını üretir. Tırtıldan kelebeğe.” Anlatmaya devam ediyordu masal prensi. Hep benzer mesajdı sözleri: “Sen de bıkma!” Kafası karışık bir kadın: Çok zamandır, bıkkın, yorgun gözlerim. Ne yöne dönsem cam parçaları, kırık bir yenilgi. Değişen davranışlarım, yalnız sofralarım. Tırtıl misali tutunacak yer ben de çok aradım. Parlaktı derim benim de, şimdi solgun, buruşuk! Uykumu almak değil, hayata dalmak ne zor bu hislerle. Düşününce en harika kumaşı üretiyor minicik bir böcek. Prens haklı mı? Benim masalımda yazabilir miyim bir kelebek? Daha güçlü çıkmak için kozamdan. Sen de bıkma diyor ısrarla. Kanat çırpabilir miyim? O minik bir böcek, ben genç bir kadın, yumurtadan çıkan larva, kafası karışık aynı kadın, harika bir kelebek, cam parçaları, iki koza, biri kumaş üretiyor, diğeri karanlık. “Konuş prens, devam et anlatmaya, biraz daha dinlersem seni ve inanırsam sesine ben de havada süzülebilir miyim?”