Lavinya Dergisi
EYLÜLYapraklar birer birer usulca dökülüyordu o güzel yeşilin üzerinde ne de güzel gözüküyordu yeşil ve sararmış yapraklar bir hüzün gibiydiler ve biraz sevgiyi anımsatıyorlardı. Her biri ayrı güzellikte açıyor ve sonra soluyor hiçbir zaman benliğini yitirmiyordu. Hepimize göre farklıdır Eylül. Kimimize göre yalnızlık, sevgi, hasret kimimize göreyse hakkıyla yaşanması gereken bir aydı. Hep hoş gel Eylül bambaşka gel, mucizelerle gel, aşkla gel ve hep sevgiyle kal deriz. Bizi çoğalt ama eksiltme dilekleri alır yerini. Farklı anlamlar katarız kimi zaman aslında hepimiz gerçekleşmesini istediğimiz dileklerde bulunuruz. Kimse bizim neler hissettiğimizi çoğu zaman anlayamaz ve Eylül bütün ihtişamıyla bizi anlar, dinlendirir ve en güzel ılık bir esintidir aslında ruha huzur verenlerin en güzelidir. En çok kendimizi bulur, kendimizi sorgularız, değişimler yaparız kendimizde çoğu şeyin başlangıcıdır aslında yenilgiye, endişeye yer yok sakin ve derin anlamları vardır. Bir nevi insanın iç dünyasını aydınlatır ve en çok da güneş gibi üzerimize doğar gökkuşağı gibi bizi renklendirir. Eylül sevmek ve sevilmenin en güzel tanımıdır bence birini Eylül'ü sever gibi sevmek hep hasretle beklemek ve en sonunda kavuşmak. Hiçbir zaman o sonbahardan vazgeçmemek tam anlamıyla aşktı Eylül güzel sevebilene, anlayabilene, kıymet verebilene çok fazla şey ifade ederdi. Yalnızlığı en çok hissettiğimiz bir mevsimdi aynı zamanda kendi kabuğumuza çekildiğimiz, düşünüp durduğumuz ama her seferinde yine yalnız kaldığımız hüznünü hatırlatırdı. Her şeye rağmen Eylül'ü hep çok sevin çok sevin ki yüreğiniz inceliklerle dolsun naifliğin ta kendisidir sonbaharın Eylül'ü...