Lavinya Dergisi

BEN VE AY
Nurten K. TOSUN

Rakamlardan öykülere yolculuk. Kalem, kağıt, düş ve pamuk şeker eşliğinde...

Geceyi beklerim ben. O’nu. Kimseye göstermediğim karanlık yüzümü paylaşmak içindir çabam. Elimde kâh kahvem, kâh kitabım, kâh yalnızlığım olur. O alacakaranlıkta parladıkça yıldızların ışıltısı almaz gözlerimi. Odaklanırım karanlık içindeki dostuma. Merhaba derim, merhaba Ay! Bilirim benzeriz birbirimize. Geceyi severiz mesela, sabahlar olmasın isteriz, aralarız gönül perdelerimizi, dertleşiriz. O bana tanık olur, ben ona. Doğar odama, açarım eski bir plak. Kâh ağlarım, kâh gülerim. Durmaksızın anlatırım beni, gidenleri ve yitenleri. Tutamadım onları Ay! Yaralarımla başlarım söze, kanatanlarla devam ederim. Gidenlerin ismini bıkmam her gece tekrar ederim. O hep susar, ben de sessizliğini dinlerim. Sonra yitenleri de fısıldarım kulağına. Bir ara bakarım az ışıldar. Susarım, korkarım onu da kaçırmaktan geceden. Sıkılmıştır derim, ateş böceklerine veririm sıramı. Onlar konuşur, biz dinleriz. Ben ve Ay! Sıra tekrar bana gelince anlarım, konuyu hep o en acıtana getiririm. Bilirim O’da sana bakar derim. Belki şuan, belki az önce, belki de yarın gece. Ama bakar bilirim. O en çok yıldızları sever ama onu da iyi bilirim. Kuyruklu yıldız, çoban yıldızı, kutup yıldızı… Beni sevmez, seni sevmez, bizi sevmez. Sevmez Ay! Sabaha az kalır. Ben yorulurum, sen sıranı güneşe vermeyi beklersin. Yorulurum ama yılmam. Hala konuşurum seninle, derim ki söyle uyuyor mu o en çok acıtan, yanında yastığına var mı ortak olan? Dertli mi oda benim gibi, bu şarkıyı mı dinler plakta? Ne içer? Ne yer? Yüreği yanar mı benim gibi. Ne taraftadır? Kuzeyde mi? Güneyde mi? Susarsın. Söylemezsin, bir işaret bile vermezsin. Yapma Ay! Biter bu gecede, gelir veda zamanı, üzülmem ben vedalara alışırım. Kapatırım plağı, perdelerimi ve yüreğimi, alırım yastığımı. Muhtemelen O en çok acıtan uyanırken güneşe, ben uyumaya giderim güne. Ve düşünürüm, bu gece Ay’ı beklerken o sevdiğin mavi gömleğimi giysem. Plakta ne dinlesem? En sevdiğin şarkıyı söylesem? Duyurmuyorsun ki O’na Ay! Doğmuyorsun yüzüme! Doğuyorsun ama sadece geceye. Yıkma Ay!