Lavinya Dergisi
İNANMAK KOLAYDI, HERKES YAPARDI. BEN DAHA KAÇ KEZ İNANÇSIZLIĞIN VERDİĞİ KUYUDA, KAYBEDECEĞİM KENDİMİ?
Vildan ÜLKER
En güzeliydi belki de umut edebilmek, hayatın karmaşasında umut ile kalbi dinginleştirebilmek...
Zamanın geçmesiyle her acının geçeceğini söylerdi hep büyüklerimiz, aynı yalanı büyüyünce bende söylediğimde anladım ki hiçbir acı zamanla geçmez. Geçsin istediğimiz, bitsin istediğimiz her şey zihinsel yolcuğumuzda akıl ve kalbin refahta hissettiği an huzura kavuşur. Kurtulur muyuz bilmem ama akılda ve kalpte vuku bulan dinmeyen acı hafifler, hiç değilse zamanla değil gerçeklerle.
Birçoğumuz kaldıramayız gerçekleri, sevimsizdir çünkü acımasızdır gerçekler, hiç beklemediğiniz anda acımasızca sızar acılarımıza. Acı ne kadar soyut bir kavramdı hâlbuki bizim başımıza gelene kadar. Haliçten gazel okurken ne kadar da kolaydı her şey hemen dindirirdik acıları, bitirirdik hüzünleri sonlandırırdık kederleri, gözyaşlarını ne acı ki artık Haliçte değil acının bizzat içindeyiz.
Kolay da değil artık geçmesi, hangi yalanla avunabilir ki acıyla kavrulup kül olmuş bir kalp? Hangi yalan unutturabilir gerçekleri çocuk da değiliz ki artık kolayca avunalım, avutulalım. Tükettik ne varsa iyi olan boğduk kendimizi kibrimizde, taşlaşmış kalbimizde o yüzden ne bir yalan ne bir tebessüm artık dindiremez acılarımızı, dinmesinde zaten yalan bir sevinçle değil acı gerçeklerle kendimize gelmeye ihtiyacımız vardır artık belki de…
Şebnem Ferah’ın da dediği gibi "sil baştan başlamak gerek bazen", geçmişi atarak değil, geçmişin izlerini taşıyıp ders çıkarmış bir halde. Kendimize dönüp arındırarak kalbi kötülüklerden, dönmeliyiz en başa yoksa açıp dursak ne olur tertemiz sayfayı yine aynı hatalarla kirlettikten sonra…
Silelim tüm kötülükleri, açalım o temiz sayfayı acıyla yoğrulmuş ruhumuzla başlayalım yeni hayatımızın ilk gününe.
Acıya sığınıp yaşamak değil, acıyla yaşamayı bilmektir asıl cesaret çünkü…
Acılarınızın esiri olmayın, acılarınızı esir de tutmayın bırakın affetmenin huzuruyla ferahlasın içiniz. Öfke, kin, kötülükler günden güne tüketir kalbi, bu yüzden yaşadığınız müddetçe iyi olun, iyi kalmaya çalışın kül olmayın, ziyan olmayın. Aksine sevgiyle iyilikle var olun daima.
Kırılacaksınız iyilik ve nezaket sahibi olduğunuz için ama olsun kalbiniz temiz kalacak. Kalbi temiz olan her insan hikâyenin sonunda mutlaka mutlu olur. Kendinize de eziyet etmeyin, sevin ama en çok da kendinizi sevin.
Kendisini sevmeyi bilmeyen kimseyi sevemez çünkü…
Daima iyilikle, nezaketle kalın belki bugünün değil ama yarının kazananları biz olacağız…