Lavinya Dergisi

YAŞLILIK KORKUSU VE TOPLUMSAL ANLAYIŞ: BİR EMPATİ İHTİYACI
Sıla Nisa ÜNAL

En derin arzumuzdur aslında yalnızlık.

Yaşlanmak size de korkutucu geliyor mu? Birilerine muhtaç olmak, gençlikle ilgili olan her şeyinizi kaybetmek, hareketlerinizin sınırlanması, fiziksel değişiklikler… Bunların tümünü düşündüğümüz zaman hangimiz yaşlanmak isteriz ki? Hayat döngümüzün tamamlanması için yaşlanmak elzemdir lakin seçme şansımız olsa asla seçmeyeceğimiz bir durumdur. Hani derler ki her yaşın kendine has bir güzelliği vardır. Fakat gençken bu güzelliklerin farkına varamayız. Yaşlandığımız zaman ise artık çok geç olabilir. Yaşlılık kavramı her zaman yaşla alakalı olmayabilir. 35 yaşında biri 10 yaşındaki birine göre yaşlıdır fakat 25 yaşındaki bir insana göre değildir. Aslında yaşlılık biraz da ruhla ilgilidir. Gençler bazen yaşlı insanlara karşı acımasız ve anlayışsız olabiliyorlar. Özellikle toplu taşıma veya kalabalık ortamlarda. Bazen kendi ailemizin yaşlılarına bile kaba olabiliyoruz. Fakat bir gün bizim de öyle olacağımızı unutarak yapıyoruz bunu. Halbuki onlar için hayatın ne kadar zor olduğunu ve onların nelerle baş etmek zorunda olduklarını bilmiyoruz. Başkasına muhtaç olarak yaşamayı, yaşlandıkça artan hastalıkları, görme yetimizin azalması, duyma yetimizin azalması, anlamakta zorluk çekmek, güzelliğimizin veya sağlıklı bedenimizin artık eskisi kadar güzel ve sağlıklı olmaması ne demek bilmiyoruz. Yıllarca çocuk yetiştirip eve ekmek getirebilmek ve çocuklarını okutmak için çalışıp yıpranmak ne demek bilmiyoruz. Genç insanların özellikle sevdiğiniz genç insanların bizi anlamamalarını, kaba davranmalarını, saygısız olmalarını, bize bir cahilmişiz gibi yaklaşmalarını anlayamıyoruz. Hatta kendi evlatlarımızın bizi evlerinde istemedikleri halde sırf emekli maaşımızı almak için evlerinde sığıntı gibi yaşamayı da bilmiyoruz. Üstüne üstlük bunları bilmediğimiz gibi onları birçok konuda da yargılıyoruz. Halbuki onların bizden daha bilgili ve tecrübeli olduğunu unutuyoruz. Her ne kadar yaşlılıktan, bunun getirilerinden korksak da bir gün biz de o durumda olacağız ve o durumdayken bizi en çok üzen şeylerden biri insanların bize bu kadar kaba ve anlayışsız davranmaları olacaktır. Tıpkı bizim gibi.