Lavinya Dergisi
SEN YOKSAN YANIMDA…
Mehmet YILDIRIM
Ben zerre koymamışken ağzıma bu meretten, Neden bu kadar sarhoşum şehrinde, Aşkından mı? Yoksa vuslata kavuşmayan bakışlarından mı?
Kazılmış kuyu bu şehrin her yanı
Sen yoksan yanımda neyleyim mutluluğu
Gezmişim her acının her hüznün evini
Sen yoksan yanımda neyleyim yatağa döşeği
Sabahı sis basmış, geceyi kurtlar
Aşkı zalimce vurmuşlar gönül kafesinden
Ötmez olmuş kuşlar, bülbüller
Sen yoksan yanımda neyleyim baharı bahçeyi
Kim söylemiş her seven mutlu olur diye
Ben mutsuzluğun daimi bekçisiyim kapısında
Seni bekliyorum her an her saniye ansızın
Sen yoksan yanımda neyleyim aşkın makamını
Şimdi ardın sıra bir sürü insan koşacak yanıma
Seni soracaklar, beni kıracaklar
Boşver ondan sana yâr olmaz diyip susacaklar
Sen yoksan yanımda neyleyim yalnızlığıma yâr olacağı
Uslanmaz bir çocuk var içimde
Sürekli sana koşar sürekli seni ister
Dönüp baktığımda geçmişime bir yaradır sensizlik
Sen yoksan yanımda neyleyim gençliği, ihtiyarlığı
Suskunluğumun çoğu hayata karşı
Senin karşında susmayan bir adam olurum ben
Ya sevmezsen çok konuşmamı?
Ya yarım kalırsa cümlelerim senin karşında
Yine kendimi sana beğendirmeye çalışıyorum
Diyorum ya içimde bir girdap sevdası
Ordan oraya savruluyorum
Gözlerim hep seni arar
Bulsam da cennetten bir köşe kendime
Sen yoksan yanımda neyleyim güzelliğini manzaranın
Bilirim bu aşk beni öldürür de süründürür de
Kapısında yatırır günlerce ağlatır da
Ben yine de razıyım cefasına her kurşunun
Her gözyaşının bedeline
Her darbenin derdine
Gidemem az öteye
Düşer kalırım bir yerde
Gücüm kalmadı dünya serabında
İşim de yok sevenim de
Kendimi ait hissettiğim yerlerden kaçıyorum
Kendimi kendimde bulamıyorum artık
Aramıyorum da sormuyorum da bensizliği
Alıştım yokluğuma, yokluğuna
Var olsan ne yazar şu yuvarlak dünyada
Sen yoksan yanımda neyleyim cismimi şu viran şehirde…