Lavinya Dergisi
İNSANIN YOLU"Yazdığın her harf,yazabildiğin her kelam ölümün elinden kurtardığın serçe kuşudur ve serçe telaşlı değilse öldü demektir"...diyerek kalemini kağıtla buluşturmuş milyonlarca insandan sadece bir tanesiyim...
Menzilini bilirken, yolunu şaşırır mı insan? Tek bir yol var iken menzile giden, yollar arasında kaybolur mu insan? Nedir insanı yolundan, hedefinden alıkoyan? Var mıdır insandan gayrı yolsuz kalan bir can? Aradığı ayak basılmamış bir yol mudur ki insanın? Ondan mıdır bu yolsuzluk? Dururken bile eylem halinde olan yaratılmış nice mahlukatın, yerindeyken bile arzuladığı bir menzili var imiş. İnsandan gayrı başka bir varlık yokmuş ki kendine yol arayan. Kaplumbağa mesela, şaşırmaz yolunu; yürür usul usul, yoktur acelesi, teslimiyettir ümidi. Mevsimler, şaşırmaz vaktini... Bahar bilir gelişini, kış bekler gününü... Güneş bilir yörüngesini, yıldızlar keza aynı durumda... Bunca düzenin ortasında bir insan mı şaşar sevgili okur? Bir insan mı yol arar, yollar çizer kendine? İnsan ki yaratılmış olan ne varsa hepsinin en üstünü olarak sorgulamaları ile var olmaya çalışır bu dünya girdabında. Bu sorgulamaları yaparken seçtiği yönler, yollar, tercihler vardır. Ki bu tercihler insandan insana, zamandan zamana, mekândan mekâna, hatta duruma göre bile değişiklik gösterir. Bakarsınız ki dün uğruna bedeller ödemeye hazır olduğumuz şeyler bugün unutulmaya yüz tutar hale gelmiştir. Dünün en mantıklı eylemi bugünün içi boş bir durumu olmuştur. İnsandır işte bu, beşerdir ve meyli hep şaşmayadır. Çünkü insan olmak; düşünüp, sorgulamayı gerektirir ve bu sorgulamalar ile insan yollar arasında kalır. Yollar arasında kalmayıp, yolu bulanlar da vardır elbet. Onlar ki sayıları az, yükleri çok olanlar. Küçük bir ziyan sebebi olmamak için parmak uçlarında yürüyenler; yeri incitmekten haya edenler... Sayıları artsın, yükleri azalsın. Öte yandan şaşmaları haddi aşmış olanlar vardır; insan olmaktan uzak, insan olandan uzak. İşte onlar imtihandır bir diğerine. İçinde bulunduğumuz dünya imtihan dünyasıdır ve yaratıcının olaylara direk bir müdahalesi söz konusu değildir. İmtihan bitip değerlendirme vakti gelince ayrılır insan, insandan... İnsan olan insan olmayandan... İşte mühim mesele budur ki vakit gelmeden yolu da kendini de bulmalı insan ki; ne imtihan ola birine ne de imtihandan kala...