Lavinya Dergisi

EŞEK SUDAN GELİNCEYE KADAR İNSAN NEREYE GİDER?
Arşiv

Eski Yazar Yazıları

Kutsal geç kalmalar kendiliğinden mi büyüdü? Mışıl mışıl bir hayat bana göre değil Pes etmek hiçbir acıyı dindirmeyecek Birbirini ezen iki dudak unutturacak Vaktinden önce sönen iki gözün acısını Yoldaş olmak ışık olmaktır Hem de eşek sudan gelinceye kadar aynı dirençle Fotoğraflar özlemlere siper, Kim aynı şeyleri düşünmeye zorluyor bizi İnsan hep özetin özeti Gittikçe küçülüyor geçmişinde Yaptığımız anıları yalanla süsleme sanatı Başkalarına yasaklı alışkanlıklarımız Sanat beynin en çılgın tarafı Anahtar deliğinden bakar gibi Yarım yamalak bir hayat yaşadığımız Ve insan kendinden başka her yere gidebilir Gayretler görevi kötüye kullanmak Atılıp, unutulan eşyalar suçsuz Sabahlar yıkılmış yüzlerin bir toplamı -Bunu düşünen bir ben miyim?- Hem daha sabah olmamış Görünenler hep sıradan Kıyafetler yaşanmamış hayatı güzelleştiriyor Çocuklar kan ve gözyaşından izinli sayılsın Eşek sudan gelinceye kadar Korkular dolmayan boşluklar içimizde Bu son yalan olmayacak -Her şey çok güzel görünüyor- İş avutup yenilik herkesi korkutuyor Yarın boğulmuş bir uğultu beynimizde Güçlü erkekler hüküm veriyor dünyaya Eşekler daha güçlü Kadınlar yalnız kalmak için evleniyor Yüksek duvarlar ardında Karanlık bir adamın düdüğü gibi Ve gülmeyen kadınlar yarımdır aklımda Önümde deniz bir boşluğu avlıyor Kuru çam yaprakları elimde Duygular aklı öldürmenin silahı mı En çok sokak adlarıyla buluşuyorum Tüm kapılar kapalı yeşil bir zamanda Eşek sudan gelinceye kadar İnsan nereye gider Her şeyi yeniden unutmak için?