Lavinya Dergisi

YARI YOLDA YARIM KALANLAR
Mehmet YILDIRIM

Ben zerre koymamışken ağzıma bu meretten, Neden bu kadar sarhoşum şehrinde, Aşkından mı? Yoksa vuslata kavuşmayan bakışlarından mı?

Şimdi bir şeyleri yeniden yerine kaldırmanın zamanı. Bir şeyleri yeniden inşaa etmenin zamanı. O tozlu rafın tozunu alıp tüm aşk adına yazılan şiirleri bir sandığa kilitleyip oraya koymanın vakti. Yıkıp döktüğüm o kalın duvarları yeniden kendi ellerimle tuğla tuğla örerek kendimi muhafaza etme vakti. Yorgunluğumu yaşama vakti, kalbimi dinlendirme vakti. Yolu yürümekten vazgeçmemek için bırakıldığım yerde dinlenme vakti… Dışarda yağmur yağıyor inceden, toprak hasret kaldığını belli ediyor burnuma. Tam da bu saatlerde kendimi dinlemeye başlıyorum bende. Sanırım yağmur yağarken kendimi dinlemeyi özlemişim. Koca bir yazın ardından sonbaharı böyle karşılamak istemezdim. Tamam üzgün bir mevsim ama benim hüznüme ortak olmak onu daha da sararıp dökecek dalından. Yaşamak böyle bir şey ama acı çekerek üzülerek öğreniyorsun her şeyi. Kimse kimseye güzel dille, özel bir anlatımla öğretmiyor hayatı. Akraban, arkadaşın, dostun, sevdiğin hep bir kazık atarak hep bir yara açarak öğretiyor yaşamanın ne demek olduğunu. Ben biraz geç öğrendim sanırım bu yaşımda çoktan yüzünden anlamalıydım kimin ne olduğunu. Yine de dönüp biri bir şey anlatsa bir şey söylese inanırım durduk yere. Kalbimin bu saf yönünü bir kez daha kınıyorum huzurlarınızda. İnsanlar yalan söyler ve kandırırlar. Her şeye inanmamam gerektiğini bana çok inandığım biri öğretmişti bu arada. Aldığım yaraları yol boyunca sarmaya çalıştıkça anlamamıştım yaralarımın ağırlığını. İnsan severken, değer verirken farkında olmuyormuş meğer kendisine yapılanın ne kadar kötü olduğunu. Hep sonradan mı aklım başıma gelir diye söylüyordu şarkıda. Gerçekten de öyleymiş hep sonradan aklı başına gelirmiş insanın ve akıllandığında aldığı yaralarla yarı yolda yarım bırakıldığını anlarmış. Biraz dinlenmeye ihtiyacı var kalbimin. Yeni bir adım daha atacak halim yok. Biri tutsa elimden kolumu kesecek diye korkuyorum artık. Biri değse kalbime gözleriyle kalbimi yerinden sökecek diye düşünüyorum artık. Oysa inanırdım her şeye ben, oturup çay içsem biriyle konuşsak saatlerce ne anlatsa inanırdım. Niye böyle oldu ki? İnsanları tanımaya başladım sanırım. İnsanlar böylelermiş meğer sevgisi de saygısı da aşkı da yalanmış bazılarının. Menfaat ve bencillik ne kadar izin verirse yanındalarmış gerisi yarı yolda tek başına bırakılmak… Öğrendik vesselam, yarım kalarak, yarı yolda yarım kalarak…