Lavinya Dergisi

DOSTOYEVSKİ VE HAYATIN İPLERİ
Nurten K. TOSUN

Rakamlardan öykülere yolculuk. Kalem, kağıt, düş ve pamuk şeker eşliğinde...

İnsan; içinde nice duygular barındıran ve amacına ulaşmak için dönüşen varlık. Öz değerlerinden uzaklaşan, zaman zaman itibarsızlaşan, güzel şeylere erişmek için gözünü hırs kaplayan benlik. Sebep ve sonuç. Suç ve ceza kavramını adil bulan ruhumuz ve dünya klasiklerinin çok konuşulan kitabının kahramanı Raskolnikov’un ikilemleri. Kimisinde asla bitmeyen; kimisinde hemen tükenen şu umut! İnsanlar; kahramanın düşündüğü gibi sıradan insanlar ve büyük insanlar diye ikiye ayrılır mı bilinmez! Merhametli ve çok zeki ana karakterin bir katile dönüşmesi, ruhundaki yıkıcı etkisi, an be an değişen psikolojisi… Özünde sadece eski ve fakir bir hukuk öğrencisi. Kâbuslar ve kendi vicdan muhasebesinin sesi, her okur da aynı etkiyi yarattı mı öngörülmez. Fakat kendini haklı çıkarmayı sevdiğinden beyin; benzetmeleri tutar yakınında, kalbe rahat vermez! Dönelim olay örgüsüne; suç ve ceza zaten birkaç cümleyle anlatılmaz. Satırlar gelir aklımıza, eşlik eder detaylara. Mesela; Napolyon da yeni bir Avrupa kurmak için savaş meydanlarında binlerce kişinin ölümünü önemsiz detay olarak görmemiş miydi? Ana karakter bu örneğe sığınmamış mıydı? Zengin olmak ve eğitimine devam etmek için tefecilik yapan, herkesin yaka silktiği o kadını öldürmemiş miydi? Amaç netti; sonunda topluma iyilik etmişti. Okuyup fayda da getirecekti ama Raskolnikov’un siluetinde hesaba katmadığı bir şey gizliydi: “O Napolyon değildi.” Yaptığı hatadan sonra hayatına eskisi gibi devam edemeyecekti, iyi ve güzeli, kötü ve çirkini karıştıracaktı. “Kim daha yürekliyse haklı olan odur.” sözünün altında ezilecekti. Daima şu sorulara cevap arayacaktı: “İyi bir amaç için cinayet işlenir miydi? Ahlaklı katil olur muydu? Salt kötü olsa intiharı bu denli düşünür müydü? Sonunda suçunu itiraf edip Sibirya’ya sürgün gider miydi?” İnsan ve insanlar; içlerinde hem iyiyi; hem kötüyü barındırırlar. Seçimleri yine kendileri yaparlar. Gaddar, zalim, çıkarcı olabildikleri gibi, şefkatli, nazik ve yardımseverdirler. Kavramların hepsi birbiriyle çelişir lakin kimilerinde pozitifler daha baskın ve belirgindir. Beden ve ruh bir ütopya değildir, ikiside içinde türlü potansiyeli barındırır; hem katil hem mucit olabilir. Değişir, dönüşür veyahut saf kalabilir. Hayır, cevabı verenler, Raskolnikov’u defalarca okuyabilir. Fyodor Dostoyevski hayranlığıyla büyüyebilir. Ne yapmaya karar verirse versin ama en çok şu sözü hayatına baz alabilir: “Bir iple intihar da edebilirsin, salıncak da kurabilirsin. Hayatın ipleri senin elinde…”