Lavinya Dergisi

GÜZEL GÖZLÜ KIZ
Osman YAVAN

İnanıyorum ‘‘ Elbet Bir Gün! ’’ İnsan dünya’ da ne için var olduğunu anlayacak…

Seninle konuşacak tek kelimem değil, tek bir harfim dahi yok! Fakat hayat öyle acımasız ki senin beni kandırdığın gibi! Hani “muş” gibi yapmıştın ya hatırladın mı? Seninle konuşacak hiçbir şeyim yok çünkü sen, beni benim sana inanmışlığımdan vurdun... Kırgınım, kızgınım, sinirliyim, öfkeliyim sana ama önemi yok güzel gözlü kız. Çünkü bunların hiç kimseye faydası yok. Ben kendime çok kızdım çok ağladım geceleri sessiz sessiz yorganın altında... Kendime çok öfkelendim çok ağladım lavaboya gidip musluğu açıp suyun sesi ağlama sesimi bastırsın diye... Çok sinirlendim kendime çok ağladım yürüdüğümüz her sokak her caddede her yerde zihnimde şimşek gibi ani çarpan anılarımız aklıma geldiğinde... Sahi anılarımız hatırlıyor musun sende anılarımızı? İyi veya kötü fark eder mi? O zamanlar biz vardı... Şimdi ise "su sızmayan aramız deniz manzaralı..." Kalın ve soğuk duvarlar ördük aramıza, kendi ellerimizle inşa ettik hem de! O muhteşem, güzel anıların üstüne birlikte gölge düşürdük biz. Biz dedim bak bilmem farkında mısın? İyiyi de kötüyü de biz inşa ettik... Ha unutmuşum sen her zaman haklıydın demi! Anlamadığın buydu zaten her zaman haklı olamazdın ki güzel gözlü kız. Belki de hiç anlamak istemedin beni çünkü sen her zaman hayatında doğru olduğuna inandığın şey neyse onu yaptın. Yanlış olduğunu bilsen dahi. Her zaman anlamak istediğin gibi anlayıp, yorumlamak istediğin gibi yorumladın her şeyi. Belki de bu yüzden sana iyiliğine dahi söylediğim her şeyi, senin faydana olacak, seni mutlu edecek söylediğim her şeyi yanlış anladın güzel gözlü kız... olsun canın sağ olsun böyle olması gerekiyormuş olmuş diyelim. Yaşanması gerekiyormuş yaşanmış ve hikâye sonlanmış. Epey bir vakit oldu aslında seninle ilgilenmeyi bırakalı. Ben kendimi affettim ama seni asla affetmeyeceğim güzel gözlü kız... Son zamanlarda birkaç arkadaş çok değiştiğini söylediler. Tutamadım dilimi dedim ki "körle yatan şaşı kalkar..." Ama açıkçası pek canımı sıkmıyor böyle bir değişime uğraman... Kaçınılmaz sondu çünkü hayatında göremediğin sevgiyi, aşkı, değeri vs. gibi duyguları hisleri tatmamışsın ki. Nereden anlayacaksın! Anlayamadın da zaten bunu. Biliyor musun? seni kıskanmıyorum, seni görünce deli gibi çarpan kalbim buz gibi oluyor artık. Sol yanımın ince sızısı dediğim sen artık sol yanımda yoksun. Sen iyileştirmiştin, sen yaraladın demiştim ya! Ben artık kendimi iyileştirdim çünkü kendimden özür diledim. Bir hiç uğruna beni terk ettiğin gün sana yalvardığım için defalarca kendimden özür diledim! Ne başka bir evrende ne de başka bir halinle seni görmemek, sesini duymamak dileğiyle güzel gözlü kız... Bu sana bir veda değil unutma ortak günahlarımız var ve birlikte hesap vereceğiz. İlahi adalet tecelli edene kadar, hesap günü gelene kadar kendini hep haklı zannetmen dileğiyle, ha unutmuşum sen her zaman haklıydın!