Lavinya Dergisi

ALTIN ELMA
Nurten K. TOSUN

Rakamlardan öykülere yolculuk. Kalem, kağıt, düş ve pamuk şeker eşliğinde...

Kırmızı elmayı en mesut masalların sonundan mı hatırlarız? Gökten düşen kahramana veyahut anlatana. Ağzı sulandıracak kadar cezbedici. Pamuk Prensesteki cadının müsebbibi. Çizmeli kedi, Peter Pan, Heidi… Masalcı teyze Adile Naşit’in sesi. Çıkalım kuzucukların etkisinden, mitolojiye uzansın cümleler. Bahsi geçen meyvenin bir savaşı başlatan altın olanına, kavga ve fitne tanrıçası Eris’e gitsin izler. Güzellik ve aşk herkes inkâr etse de önceliğimiz olan şeyler. Asıl olan ruh iyiliği. Pehh! Şu yalancı pinokyolar. Elbette sahneye, aşk sözü geçince Afrodit girer; parıldar ve gülümser! Tanrı Zeus ve Tanrıça Hera’nın kızıdır, Eris. Anlaşmazlık çıkarmayı o kadar sever ki bu yüzden oğluna Strife (kavga) ismini dahi vermiştir. İnsanların arasını bozmak için her yolu denediğinden deniz perisi Thetis ile Yunan Kralı Peleus’un düğününe davet edilmemiştir. Ancak düğüne davet edilmeyen tanrıça intikam için altın bir elma yaptırmıştır. Sahip olanın en güzeli temsil edeceğini söylediği bu elma ile birden ortaya çıkmıştır. Tanrılar ve tanrıçalar ödülü kimin alması gerektiği konusunda tartışmaya başlamışlar, ancak Olimpos tanrıları ödülü kimin alacağı konusunda çekimser davranmışlardır. Bu nedenle en güzel tanrıçayı Truva prensi Paris’in seçmesini istemişlerdir. Üç güzeller yarışmasına katılan tanrıçaların her biri Paris’e bir ödül vaadi vermiştir. Athena; bilgelik, Hera; iktidar sahibi olmak, Afrodit ise geri çeviremeyeceği çok başka bir teklifte bulunmuştur; Dünya’nın en güzel ölümlü kadını Spartalı Helen ona âşık olacaktır. Paris bu teklifi düşünmeden kabul etmiştir. Lakin seçimin sonucu savaş ve yıkımdan başka bir şey getirmemiştir. Paris’e âşık olan Helen, Kral Menelus ile evlidir. Buna rağmen Truva’ya kaçan Helen on yıl sürecek bir savaşın pimini çekmiştir. Sonunda fitne tanrıçası Eris fazlasıyla amacına ulaşmıştır. Yüzlerce insan ölmüştür. Kral intikamını almış ve Truva kenti düşmüştür. Kırmızı ya da altın elma bu hikâyenin sonunda yoktur! Tarih, nedenler, nasıllar, etkenler! Tek suçlu fitne kraliçesi Eris midir? Afrodit, Paris, Helen, Kral Menelus masum mudur? Hepsi şıkkı varsa cevap düşündürücüdür. Zira her biri, hepimiz gibi farklı duygulara hapis olmuştur. Hırs, intikam, güzellik, aşk, vefasızlık ve niceleri. Ah hiçbiri sizde yoktur! Ben asla… İle başlayan cümleler kurmuyorsunuzdur! Pembe panjurlu evleri, mutlu sonları, ruh güzelliğini önemsediğini söyleyen ey insan! Gerçekten farklı mısın diğerlerinden? Pinokyo olmadan doldur boşluğu kim suçludur? -………………………………………………..