Lavinya Dergisi
GÖKKUŞAĞININ HÜZÜNLÜ BOŞLUĞUÖmrü ferahlatan mis kokulu sabahları duymak için, gerçek sevgiye ulaşmaktaydı hep umut.
Acele et! diye fısıldıyor derinden bir ses
Eylüle en çok yakışan ıslak caddelerde
Belki bir gökkuşağını yakalarız
İnce ılık bir yağmur sonrası ellerinden
Tam kaçıp gidecekken
Hayat gibi
Aşk gibi
Ellerin gibi…
Gözlerinde hüzün biriken bütün zamanların ahında
Gök kubbenin saydam köprüsüne eş
Bakışlarımızla kurulan köprüde yürüyen
Birkaç sonsuz düşü yaşatır kısa da olsa renklerinde…
Silindiğinde belki izi kalır yürekte
Biten bir aşkın ardında kalan yara izi gibi…
Sonra ne kalır ki geriye?
Renksiz serüvenlerin yavanlığında
Terkedilmiş şehirleri ürperten
Sığıntı düşlere emanet
Gökyüzünde bir boşluk
Ve kalır ki;
Yürekte asi bir boşluk…
***Boşlukta hep hüzün birikir.