Lavinya Dergisi
ABRAKADABRA HOKUS-POKUS 
                    Tutsak kaldı dudaklarının arasında, Yüreğinin esaretinden kurtulamayan Seni Seviyorumlar.
Tadı yok  şiirlerimin de artık
Ben kaleme küs , kağıt bana küs
Önümde sis , arkamda pus 
Dilim kesik kesik yara, zihnim bulanık kara
Var ile yok arasında 
Bir kaç yalnızlık zamandır sus
Bir bakmışsın kaybolmuşum,
Bir bakmışsın yeniden doğmuşum 
Hokus-pokus...
Issız şehirler , yıldızsız geceler
 Ve sensiz tüm heceler 
Kalabalık yalnızlığın uğultusunda inlerken,
 Tatsız oyun hayatım, satır satır bulmaca
Sanki bir düzen, sanki yedi kat karmaşa
Kaderim Tanrının elinde temaşa
Saat saat hesaplı bir kurmaca...
Abrakadabra abrakadabra...
Pek yakında ekim kasım işleri ile işlenip 
Ömrümün sonu gibi 
Uykusuz geceler gibi
Dilimde saklı kelimeler gibi
Çamur tadında , hüzzam makamı düşlerin koynunda
Acıdan acı, yokluktan ağır, ölümden beter 
Yolunu kaybetmiş bir seyyahın 
Dizinde kaybolan derman gibi
Duasından yükselen ferman gibi
Son arzusunun ardında saklanan
Kabul edilemez hissi gibi
Göğsümün kafesinde sıkışmış 
Atamadığım o son nefes gibi...
Lumos- İnferius...
Ne al ne de ver bundan sonra 
Sakla sende ne varsa
Kaybetme sakın, ölümüm yakın 
Sar sarmala , alla pulla
Benden sana kalan kaç şiir varsa...
Çünkü mirası şiirdir şairin
Aşkından hayatından arta kalan ne varsa...
Hokus-pokus*
Abrakadabra*
Lumos, İnferius...
Ne varım, ne de yokum 
