Lavinya Dergisi

LAVİNİA
Mehmet KEKEÇ

Tutsak kaldı dudaklarının arasında, Yüreğinin esaretinden kurtulamayan Seni Seviyorumlar.

Müphem bakışlarında gizli avare çığlıkları 

Kaç cilt sustu gözlerin 

Dilim sağır, kulağım kör 

Kuru boğazımda, ıslak kelimeler dizili

Gün batımı gözlerimde seyrettiğin sensizliğe

Sigaramın gri dumanı perde olsa da

Gizlemiyor çerçevesi kırık ayrılık fotoğrafını

Dikiş yarası artık gökyüzü 

Ayrılık artığı bu tutku

Ve dahi dikiş tutmuyor

Tutunamıyor hayata...

 

Yağmaya bu denli hazırken gözyaşların

Tutamıyorum yara bere içinde ellerim

Parçalanmış gökyüzünden kalbimin

Kara bulutlar taşıyamıyor ağırlığını ayrılığın

Yağıyor sicim sicim içimden dışıma

Çekimser dudaklarında saklı öpücük 

Sınır kapısı şimdi ayrılığa

Bir adım berisi sen

Bir adım ötesi ölüm yalnızlığı

Suspus kelimeler  

Suspus zihnimde çakan şimşekler 

Ne kadar çok tükettik aşkımızı

Tükenmiş bir kibritin ışığı gibi 

Sönüyor artık

Ve açıyor aşkın toprağında

Tutku yüklü Lavinia...