Lavinya Dergisi
MUTLULUKBen zerre koymamışken ağzıma bu meretten, Neden bu kadar sarhoşum şehrinde, Aşkından mı? Yoksa vuslata kavuşmayan bakışlarından mı?
Mutluluk,
Görecesinde bir şekil alan,
Yırtık resimleri tek tek yapıştırıp
Arz-ı ifadeyi yüzüne kondurup
Kinayeli cümlelerle sabrı sükut eyleyen,
Bir fırtına cümbüşünde,
Korkak gevezeler güruhunu toplayıp
Zihni derin bir uykuya yatıran
Notalarını ezbere bildiğin şarkının,
Geç kalınmış beste yapımına denk gelen
Her şeyi bırakıp gittiğin mezar taşında,
İsmini gördüğün o gece,
Bir başka parlıyordu gözlerin,
Sanki yanılgı içinde olup şüphe duymamış,
İnandığı yanlışın doğruluğunu kapsayan,
Tüm bu imkan veren koşullarda,
Yine de tek bir geri adım atmaksızın,
Yürüdüğün o engelli yollarda,
Karşına çıkan mendilci kızın ses tonuyla,
Etrafa çığlıklar atan bir baykuş sesinde,
O mezar taşının isminde ismini görmediğinde,
Elbet zamanın olduğunu anlayacaksın,
Mutluluk,
Belki bir mezar taşında,
Bunu ömrünce unutmayacaksın…