Lavinya Dergisi

BUMERANG
Arşiv

Eski Yazar Yazıları

Kurdun saatinde uyandı. Panjurlardan sızan aralık güneşine yenik düşen gözleri yeni güne meydan okuyordu. Şimdi yattığı yerden kalkacak beyaz dolabından çıkardığı ütülü gömleklerinden en sevdiğini seçip, en gösterişli takılarını takıp takıştıracaktı. Ama önce camları açıp şehrin sabah mahmurluğunu içine çekecekti. Ve sonra hatırlayacaktı Zarife’yi, küçük karabalıkları, yokuşlu evleri o evlerin bahçesindeki şeftali ağaçlarını… Serin kumsal gecelerinde kayan yıldızlara selam verip, geçen zamana buruk bir gülümseme yayılacaktı dudaklarında. Cumbalı evlerin pencere önlerine dizdiği kadehler dile gelecekti. Hesap soracaktı hepsi tek tek hesapsızca. Her hesap verişinde yanacaktı özgürlük ateşi, korunda batmaya başlayacaktı batıdan güneşi. O an gözünden bir damla yaş akacak ve yeni bir yaş daha alacaktı. Sonra tekrar karabalıklar sonra tekrar Zarife…