Lavinya Dergisi

NE BİLEYİM BEN NEDEN BÖYLE OLDU
Mehmet YILDIRIM

Ben zerre koymamışken ağzıma bu meretten, Neden bu kadar sarhoşum şehrinde, Aşkından mı? Yoksa vuslata kavuşmayan bakışlarından mı?

Ne bileyim ben neden böyle oldu, Yaşamak dediğim şey bir anda kayboldu, İsimsiz şarkılar yazdırdı gidenler, Dengesiz şiirler yazdırdı, Çok yoruldum inan ki, Şu deniz kenarında biraz oturalım, İçimde yolculuklar var, İçimde giden gidene, Özlem de gidiyor artık, Hasrette, sevgi de, Sonbaharları çağırıyor yüreğim, Dökülen sarı yapraklara, Esen poyraza, Yağan yağmura aşık içim, İçim bir garip çocuk işte hâlâ, Pazara giden babasını bekler gibi, Markete giden annesini özler gibi, Başa sarıp sarıp duyguları yaşıyor, Gitmeleri mi güzel yoksa hatırlatmaları mı bu duyguların Bende bilmiyorum, Oysa ne de güzel başlıyor her şey başlarda, Bir mevsim öbürünü heyecanla bekliyor, Biten her ayın anısı başka, Günler bir başka güzel duygularla, Geceler hüzünsüz, Ne bileyim ben neden böyle oldu, Gündüzleri kim hapsetti karanlığa, Geceler neden hüzünle doldu, İçimde durmadan koşturan taylar, Bir sabah uyandığımda neden öldü? Duygular? Değişti mi her şey gibi onlar da, Zaman durmadı, Şiir olmadı, İnsan anlamadı, Ne bileyim ben neden böyle oldu...