Lavinya Dergisi
İÇİMİZDEKİ VEFADAN SESLERTanımıyorsun kimseyi… Tanıyamazsın da! Üzmez dediğin bir anda üzüyor. Soruyorsun kendine, bu muydu seni üzmem diyen Bu muydu senin mutluluğunla mutlu olmak isteyen.. Duraksıyorsun çünkü bu oydu. Ve seni üzeni de suçlu bulmuyorsun. Çünkü suçlu olan sensin. Güvenen de SENSİN… Diyecek bir şey bulamıyor insan işte, Hayatta an gelir ki, en merkeze koyduğun kişiyi Göz açıp kapayıncaya kadar düştüğünü görürsün... Düşüren sen değilsindir , insanın kendisidir.. Ama ne yazık ki hep başkası sorumlu tutulmuştur . Cemal Süreyya’nın şu sözüyle; Küçükken ekmeği öper yükseğe koyardım günah diye. Şimdi fark ediyorum ki öpüp bıraktıklarım kendileri düşüveriyor... Belki de efendimizin ölçüde dengeyi tutun dediği bu olsa gerek... Beceremiyoruz sevgili okurlar... Maalesef her zaman bir taraf ağır basabiliyor bu duygu denilen değerde... Kişiden çıkarabileceğimiz hisse ise; Değer verene verin seveni sevin... Velhasıl kelam "İçimize attığımız insanlar bizden ağır, içimize atıyoruz da içimizden atamıyoruz…