Lavinya Dergisi

EVVEL ZAMAN İÇİNDE
Arşiv

Eski Yazar Yazıları

Çocukluğum... Kaybettiğim sevdiklerim gibi burnumda tütüyor her anı. Çocukluk anılarımın teknolojiyle kuşatılmadığı zamanlarıma dönmek istiyorum. Belki de çocukluğumdan da öncesine, herkesin, her şeyin mükemmel olmak zorunda olmadığı çağlara... Akşam ezanlarına kadar oyunlar oynadığımız, oyuncaklarımızı paylaşmaktan gocunmadığımız, evlerin sundurmalarından gelen çay kaşıklarının seslerine, annelerimizin gülüşlerinin karıştığı zamanlara...
Çocukken en yakın arkadaşımla en sevdiğimiz oyuncaklarımızı bir kutuya koyup gömmüştük. Büyüdüğümüzde o kutuyu çıkarıp yine o güzel zamanlarımıza dönelim diye. Keşke bütün çocukluğumu sığdırabilseydim o kutuya. Bilemezdim ki bu kadar özleyeceğimi. Bilemezdim yeni şarkılarda bulamayacağımı kendimi. Yeni nesil hangi şarkıları dinler bilmem. Biz Barış abiyle büyüdük 7’den 77’ye.
Sayfaları sararmış kitapları okuyorum. Bütün satırlarını içime çekiyorum bir leylak kokusu gibi. Bazen annem tarasın istiyorum saçlarımı. Onun ellerinden şifa bulayım bu çağın yalnızlığına. Onun tılsımıyla katlanayım bu zamanın imtihanına.
Küçükken elektriklerin kesmesinden korkardım en çok. Karanlıkta kaldığım her an yanımda kim varsa bir şeyler onları alıp götürecek zannederdim. Büyüyünce anladım. Yaşamımızın en aydınlık zamanında sevdiklerimizi bizden alıp götüren bir şey olduğunu. Asıl o zaman karanlıkta kaldığımızı idrak ettim. Yaşımız kaç olursa olsun acılar kervanından payımıza düşeni sırtlayıp yaşamamız gerektiğini öğrendim. O zaman büyük küçük kim varsa, gülüşlerimizin yankılandığı duvarlara, ölene dek hasretini çekeceklerimizin fotoğraflarını asmaya başladık. Kimimiz hala cüzdanında taşıyor o fotoğrafları. Kimimiz boynundaki kolyede taşıyor çocukluğunu. Fakat yaşıyoruz. Gökyüzünde hepimize ait birer yıldız parladığını biliyoruz. Belki de her gece penceremizden o yıldıza göz kırpıyoruz. Bir daha eskisi gibi olmayan, oldurulamayan her şeye kırgın da olsak yolumuza devam ediyoruz. Yolumuzda, yanımızda olanlara şükrederek. Ama her gece çocukluğumuzu özleyerek…