Lavinya Dergisi

BÜYÜK ŞEHRİN SERSERİSİ
Alev YALÇIN DELİTUNA

Ne güzel şey yalnız olmadığını bilmek, Dengesini yitiren evrenle bir olup gönlünü eylemek…

Biz seninle hiçbir şey değiliz, Ne yar olabildik gönlümüze, Ne yaren olabildik dertlerimize, Benden seni anlamamı bekleme, Çünkü ben taşralı bir kadınım, Sense büyük şehrin serserisi, Göremem dünyayı senin gözünden, Kulak tıkayamam her söze öyle, Hele şöyle rahat tövbe billah olamam, Alırım antika kafamı yanıma, Dikilirim hesap sormaya karşına, Kafam basmaz Ali Cengiz oyunlarına, Aklım ermez senin sahte dünyana. Biz seninle hiç bile olamadık, Yan yana duramadık, Aynı dilden konuşamadık, Anlaşamadık, anlatamadık Buluştuk bir köprü başında tesadüfen, Oturduk sıradan bir banka, Ondan,bundan,şundan konuştuk Taşrayla kenti denk tutarız sandık, Oldu mu ya? Sen geçmişsin feleğin çemberinden, Ben geriden izlemişim seni, Benim geldiğim yollardan, Sen kaç tur atmışsın kim bilir? Ben gözlerine tutulmuşum, Sen iliği açık kalan gömleğime, Ben sana ilaç olmuşum, Sen bana yangın, Olmuyor be can özüm, Seninle de sensiz de, Zoraki seçimlerden bana kalan, Seni sensiz yaşamak oldu, Katlanmak zor yokluğuna, Dayanmak imkansız varlığına, Bu ikilem de beni öldürür, Bende bu korku, sende bu cesaret oldukça, Bu kor bizi daha çok tutuşturur, Bu dert bizi daha çok kavurur, DAHA ÇOK BİZ OLUP OLUP DA, HİÇE BAĞLARIZ SOĞUYUP SOĞUYUP DA…