Lavinya Dergisi

Düş-Dön(üşüm)
Mehmet KEKEÇ

Tutsak kaldı dudaklarının arasında, Yüreğinin esaretinden kurtulamayan Seni Seviyorumlar.

Anıyor, acılar içinde yüreğim Kayıp huzurlu günlerini Zamanın kendisi değil, yaşadığım izdüşümü An kayıp, mekan kayıp, can paramparça Paralel evrende, kara simsiyah bir delik Kaybediyor gülüşümü... Kanıyor göğsümün mabedinde dualarım Avuçlarım yara bere içinde Ruhum bedenimde kayıp Ayyuka çıkıyor geceleri kimsesizliğim Yerçekimine yenik düşen gözyaşımı Yalnız dört duvar görüyor Ve an be an yavaş yavaş yok oluşumu... Yanıyor başımdan ayağıma her bir zerrem Ruhum kafesinde huysuz güvercin Tiz iniltiler yeşeriyor içimde Titrek parmaklarımla yazıyorum kaybedişimi İki en büyük sayı, bir sıfırdan farksız Yalnız gecelerde Onun içindir kimseler bilmez Böyle böyle her gece ikiye bölünüşümü... Sanıyorum sanrılarım bitecek bir gün Yeniden doğacağım küllerimden Bir zafer türküsü besteleyeceğim Tutunamayanlar için, tutunamamışlar için Süslüyor düşümü Franz Kafka misali Fakat tam tersi, Herkes görecek Dönüşüm'ü...