Özgürlük müdür yoksa bir hapis mi? Kurtuluş mudur yoksa bir mahvoluş mu? Sevindirir mi yoksa üzer mi? Yaralardan kurtuluş mu yoksa yaraların derinleşmesi? Gidene mi zordur kalana mı? Ölmek bazıların günlük olarak yaptığı bir eylemdir. Ölür çünkü yaşantısındaki yaralar öyle derinleşmiştir ki ruhen dayanacak gücü, yaşayacak dermanı kalmaz... Acı olan yaşarken ölmektir, nefes alırsın ve hayat sadece bundan ibarettir. Ölüm, ölümü beklemekten daha az acı verir. – Montaigne ÖLÜM KORKUSU, ÖLÜMDEN DAHA KORKUNÇTUR. İnsan tehlikeli gördüğü her şeyden sakınmaya programlıdır. Fakat insan çok iyi bilir ki; bu sakınma ölüme karşı faydasızdır. Sonunu bilmediği bir şeyden çoğu zaman dile getirir, fakat ölümü beklemek kavramını bilmek istemez insan. Konuya farklı bir pencereden bakalım; ölümün anlamını bilmemek midir acaba bizleri ürperten? Doğadan uzaklaşmak, yaşamdan sıyrılmak, yarını görememek korkusu mudur? Ölünce ne olacak korkusu mudur? Karanlığa saplanmak korkusu mudur? Topraktan geldik, toprağa gideceğiz. Mühim olan kirlenmemektir. - HZ.MEVLANA Acaba yaşamın kuralını bilmemek mi bizlere ölüm beklemekten korkutan? Yaşamın anlamına ulaşamamak bizi ölümden kaçmaya sebep eyleyen. "Son bir sigara daha içeyim" demesi veya da "amaann bir daha mı geleceğim dünyaya" deyip bilinçsiz bir hayat sürüyoruz öyle değil mi? Faydasızlığını bile bile şu dünya bir daha mı geleceğim diyerek aynı hataları tekrarlıyoruz... Madde, ruh ve beden zaman arası ilişki zaman kavramı içerisinde birbiriyle yarış içerisindedir. Peki o zamansız, gereksiz insanların birbirinin kalplerini kırması...Yani hiç mi korkmuyorsunuz biri bana kırgın ve küs ölür diye ? Hiç birimizin bir saniyesinin garantisi yokken ne bur hırs ne bu öfke? İnanın ruh bedenden ayrıldığında her şey anlamsız, düşünceler anlamsız hale gelir. Ve öldükten sonra geriye kalan soğuk bir beden ve kalplerde ile kapanmaz bir yara... Yani öldükten sonra mezarımıza dikilen hiç bir çiçeğin anlamı yoktur... Her şeyin vaktinde zamanında kıymeti bilinmeli... Birçok insan yaşamdaki gayesine bilerek ölüm korkusuna bu şekilde direnir. Tabi ki her canlı muhakkak ölümü tadacaktır fakat yaşamdaki doğrultuyu bildikten sonra ölümün zaten her kapıya uğrayacağını biliyoruz... Ölüm insanlar için yeni bir başlangıçtır. Yaşama gayemizi ona göre belirlememiz bizim yararımıza olacaktır. Ve sonra her canlı bilmediğimiz yaşama demir atar... Herkes kimsenin sağ kalmadığını bilir de, kimsenin öleceğini bilmez. - NAMIK KEMAL