Lavinya Dergisi

MEVSİME İTHAFEN
Alev YALÇIN DELİTUNA

Ne güzel şey yalnız olmadığını bilmek, Dengesini yitiren evrenle bir olup gönlünü eylemek…

Güzün gelmişim bu diyara, Savruluşum bu yüzden, Yaprak misali bedenimin, Düşüşü mevsime ithafen. Anlatması çok zor, susması felaket, Gönül gözüm hep aralık kaldı, Yamalı çocukluğum, gençliğim, Hasret dolu iteklenen kalbim. Herkesin azdır bir şeyleri, Kime sorsan dertli, karışık, Kiminin hikayesi bir terk ediliştir, Kiminin sefalet, kimininse cehalet. Dertler kervanına hep bir yenisi eklenir, Benim de çocukluğum, gençliğim eksiğim, Çocukluğun alınmışsa elinden, Hayata daima yenik başlarsın, Temeli sağlam olmayan binadan, Koca apartmanlar kurarsın, Tek bir tuğla eksildi mi felaket, Gelir tepene çöker kıyamet. Ve sen yine en başa dönersin, Avuç içlerini açarsın maziye doğru, Tek bir gün dilersin, Bir gün olsun çocuk olsam, Yanı başımda menekşeler açsa, Kafamda kavak yelleri esse, Kalbim canlı canlı atsa, Hani midemde kelebekler uçuşsa… İşte böyledir eksiklik, Dolduramazsın, dolduramazlar, Bırak boş kalsın, Zorlamak en çok sana zarar, Sen yine içinden dile, O olsa, bu olsa, şu olsa diye, Hani olmaz ya olur da olursa Şöyle olsa, öyle olsa, böyle olsa…