Lavinya Dergisi

*DÜNYANIN BÜTÜN SABAHLARI
Burçin LAÇİN ALTAY

Ömrü ferahlatan mis kokulu sabahları duymak için, gerçek sevgiye ulaşmaktaydı hep umut.

Ellerinde çiçeklerle bekliyor seni sabah. Bütün mavi umutları elbise diye giymiş güneşten gülümsemesiyle içini ısıtıyor. Renkleri hatırlatıyor sabah, gözlerini her yeniden açışında dünyaya. Renkleri sevmeyi unuttun, sevmenin derin inceliğinin içini ferahlattığı zamanları unuttuğun gibi… Hatırlatıyor güneş şimdi dilim dilim düşerken gülüşünden içeri, renkleri ve sevmeyi. Mevsimsiz açmalı rengarenk çiçekler diyor yüreğinde, ezgisinde dantel desenli kelebeklerin dansını her an izlemeli… Gökyüzünün maviliğine başını kaldırıp bakışlarındaki mavi şenlikle derin bir iç çekişin verdiği huzur ve tarifsiz sevinç senin. Sarı sıcak şarkıların evleri ısıtan ritminde yüreğin gülümser ansızın. Gündüzlerin, gecelerin, günlerin, tüm zamanların devamında yüreğinden esen tatlı rüzgar esiyor uyanınca. Uyanacak bir sabahın daha olduğunda dünya’da, yaşama sevincin yeniden yükleniyor omuzlarına… Omuzlarındaki tek ağırlık sevgiden yapılmış elmas taşlardan, yüreğindeki tek yangın sabahları doğan güneşin sıcaklığından… Unut her şeyi bir tek hatırlamalı sevgiyi… O zaman kurtulacak dünya, o zaman kurtulacak dünyanın bütün sabahları… *DÜNYANIN BÜTÜN SABAHLARI* bir kitaba, bir filme, bir şiire, bir şarkıya sığmadı. Ve sabahlara yüklenen umut yeryüzüne sığmadı.