Sesimi inceltiyorum Kalbimin duvarlarını kalınlaştırırken Sanmayın ki yokluk dokundu canıma Sessizlik vuruyor kalbimin duvarlarına… Bir sıcak yaz özleminde canım Ruhumu ısıtacak bir bakışın Serden geçmiş bir bahtın Kurumuş yollarında zamanlarım... Sesimi inceltiyorum Kalbimin duvarlarını kalınlaştırırken Haksız sevinçlerin yüksek dağından dökülüyor Kırıyor içimi dünya adaletsizliği... Kırgınlıklar geçiyor içimdeki nehirden -Akıp gidiyor ömür gibi- Sürüklenip gidiyor damarlarımda Kan kırmızı bir düş oluyor dünya Umudun hikâyesi maviden dönüyor Kırmızıya... Sesimi inceltiyorum Kalbimin duvarlarını kalınlaştırırken Gürültülü ömürler değil ki İnsanı mesut eden! Bir kalpte yaşayabilmek ebediyen Doymak bütün servetlere (sessiz ve derinden) Asıl -evsiz- saadet denilen... Saadet ki yersiz yurtsuz Kaldırımın kenarında mendil satan bir çocuk! Bir çocuk bakışında inceltiyorum sesimi Kalbimin duvarlarını yıkıyor nihayet Bir bakışın sessizliği…