Lavinya Dergisi

ACI...
Öznur AY

karanlığın korumacı tavrına güven :) korkma cesaret et bulutlu gökyüzüne..

Kazanılan savaş yoktur. Ama her savaş acıyla sonlanır. Hayat bir savaş mıdır peki? Sevdiklerin mermiye kurban gitmesin diye yaptığın fedakarlıklar, siper etmen yeri geldiğinde kalbini, beynini, kendini. Her mermiye siper olamamanın acısını her beden yaşıyor. Her seven, vücuduna kök salmış kurşun izleriyle hayata devam etmeye çalışıyor. Acı... Üç harften başlayarak tüm vücuda yolculuk için meraklı kelime. Acı… Bazen parmağına batan küçük bir iğnenin açtığı delikten gelen kan damlasının dili, bazen ansızın hayat soluğundan sonsuza kadar çekip giden o’nun eksikliğini hissetmek. Acı… Her vücut için şekillenebilen, her bedenin kendi ağırlığına göre taşınabilir şeyler bütünü belki de. Acı… Sonsuz susuzluğa rağmen ağzını açmamaktır. Sonsuz susmaktır, acı. Yeşillenen ağaçların sarı yapraklarına odaklanmak ya da hiç baharı beklememek. Anlamsızlık bütünü. Ya da bütünü hiç görememe. Acı içindeki cıvıltı sese sahip çocuğu kaybetmektir. Acı… Gelmeyen yolcuyu beklemektir. Gelmeyeceğini bile bile. O tren boşluğunda sıkışıp kalmak, tanımadığın her yolcu yakınlarına el sallamaktır. Acı… Gemiye el sallamaktır. Umutsuz mutluluğu beklemek, beklemek, beklemektir. Tanımlar bitmiyor, ama umarım bir gün bitendir acı. Barışçıl acılar diliyorum.