Lavinya Dergisi

UYANSAM MI?
Öznur AY

karanlığın korumacı tavrına güven :) korkma cesaret et bulutlu gökyüzüne..

Uyansam mı? Yoksa kendimi dışarıdan korumak için biraz daha saklansam mı kendi kabuğumda, peki ya buzdolabında dünden kalan yemek ne olacak. Ya da en azından kahve almak için en yakın bakkala gitmeyi 1 gün daha mı ertelesem? Kaç aydır yarıda kalmış kitaplarımı bitirmek için kendime söz vermelerim yüzünden tozlanan rafımın yüzüne bakamıyorum. Dün sulamıştım ama, mutfağımı ele geçirmeye çalışan yeşil sırdaşlarımı. Dünden kalmaydım biraz, yoksa hemen uyanırdım. Dünden kalma demeyelim de geçmişten kalma diyelim. Yüzyılların gömülü şarabını tek gecede kafama dikmiş gibiydim dün gece. Bu sabah da benim için diğer sabahlardan kalan hayal kırıklarıyla doluydu. Aslında dün gecelerden kendime verdiğim bir diğer harikalar diyarına açılan kapıyı açmak için planlanmıştı. Sadece planda ve kapısına hayal gücümün bile artık yetemeyeceği kadar harikalarla dolu diyara uzaktım. İçimdekileri başka bahanelerle süsleyip, püsleyip geceyi bitirmiştim. Sabahın kapıları yüzüme dün sabah olduğu gibi kapanmıştı, ellerim sıkışmıştı yine. Uyansam mı? Bu affedemediğim dünyada, bu aralar tek derdimin buzdolabındaki ertesi günden kalan yemeğimin olmasına mı? Camların kalbinde olan bu inancı çözemediğim aynı manzaram için mi? Affedemediğim insanların yüzleri gözlerimde belirecekken, gözlerimi sıkıca kapatıp içimde tutmak istemediğim kinim için mi? Ben dünyayı affetmemişim, insanı nasıl edeyim ki? Mantık hatası işte, çamur gibi yapışıyor ayaklarımın altına. Gitmek bilmiyor, topraktan olan düşüncelerim, kurcaladıkça da beynim çamurlaşıyordu bu sefer. Kırık plaklardan umudunu kesen sahafların umutsuzluğuyla uyanmıştım yine. Geçmiyordu içimdeki bu anlamsız şey. Uyusam mı?