Lavinya Dergisi
CEBİMDE BURUŞMUŞ BİRKAÇ ŞİİRKasımın son demlerinde
Eskimiş bir akşam.
Yarım kalan şiirlerle tamamlıyoruz bir ömrü.
Ardımızda “oysaki” ler,
Ardımızda felaketler,
Mısraların ardında
Yenik düşmüş kehanetler.
Kasımın son demleri
Eskimiş bir akşam.
Nice şiirleri bölüşüyoruz seninle,
Henüz çoğunu bilmediğin.
Gözlerini sayıklıyor mısralar mesela.
Yıkık dökük bir şehirdir oysa gözlerin
Ne yaşadığım
Ne de terk ettiğim.
Kaybolduğum caddeleri,
Çıkmaz sokakları olan
Amansız bir şehir.
Gözüm ısırıyor bir yerden
Bu çaresiz düşleri.
Dört nala karanlıktır
Ve dört nala tutsak.
Hangi dünde saklı kaldı,
Sevebilmek korkmadan?
Amasıyla, keşkesiyle,
Hüznüyle, neşesiyle
Kucak dolusu sevebilmek.
Bugün ise şehrindeyim işte.
Yıkık dökük,
Soluk gri bakışlarında.
Gitmem gerek, bu gece de bitiyor
Cebimde buruşmuş birkaç şiirle.
Gitmem gerek, karanlıklar gidiyor
Uygarlığın beşiği, bu bitkin şehirle.
Geç kaldım sevmeye,
Gitmem gerek.
Geç kaldım yitmeye,
Gitmem gerek.
Bu gece de bitiyor...