Lavinya Dergisi
GECEYE DAİR
Engel olamadığımız ilerleyişin, her saniyesin de bizim yerimize yaşayan insanların dokunuşları var.
Islanıyordum, ıslandıkça yürümeye devam ettim. Adımlar kendimden uzağa kaçmaya çalıştıkça ayaklarım yavaşlıyordu, ıslanmaya devam ettim. Yağmur saçlarımdan döküldükçe düşüncelerimi de talan etti. Dilime dökülmeyen, kalemimden çıkmayan her bir sözcüğü yalan etti. Durdum. Islanmaya devam ettim. Issız bir sokak kalabalık bir zihinle birkaç dakika baş ettim. Sonra yapamadığımı fark ettim ve devam ettim. Yarına hazır ve nazır olmam lazımdı bu yüzden kendimi talan ettim. Hasta olmadan eve varmaya çalıştıkça evin önüne geldikçe yalan ettim. Döndüm dolaştım nereye çıkacağımı görmek için devam ettim. En sonunda vardım, ıslak saçlarımı havluya sardım ve yeni bir güne başlamak için kendime yemin ettim. Makyajımı çıkardım, dişlerimi fırçaladım aynadaki beni bir yabancıymış gibi farz ettim. Sabah güzel bir kahvaltı yap, vitaminlerini almayı unutma herkes bir süreçten geçer sen kendini bu kadar yıpratma diye akıl verdim, yüreklendim. O yürekle yatağa varmak için savaş verdim. Kafamı yastığa koydum, gözlerimi kapadım, zihnimi uykuya teslim ettim. Teslim olmanın verdiği birkaç dakikalık uykuyu bu geceye armağan ettim. Her zaman bir yolu vardır diye kendimi teselli ederek geceye veda ettim.