Lavinya Dergisi
KURU KIRIK
Ayın güneşi hasretlemesi gibi bitip tükenmek bilmezken gece
İçindeki çocuğun gölgesine sarılıp göğsüne yaslanırken sen
Takvim yapraklarını nisana çeviriyor bu kârlı aralık gecesi
Gökteki yıldızların peşi sıra boğazıma düştüğü
Ve zihnimin arsızca anımsadığı vakit seni
Cebimdeki yelkovan boyuna koşuşturup duruyor akrebi
Akrep ki yılgın düşmüş seviştiğimiz o mağrur gecenin sabahına
Güneş daha selamlamadan gökyüzünü ısınmış içim
Yahut beceriksiz ellerinin düşürdüğü korlar bu yangının sebebi
Ve zehirlidir en sevdiğim çiçeğin soğanı
Evet sevgilim nergis soğanı zehirlidir
Seni ve nergisleri sevmeden önce kırık yalnız saç uçlarımdaydı
Seni ve nergisleri sevdiğimde tümdengelip parçalarıma dağıldı
Yakalıyorum nihayetinde akrebi tükenirken saliselerimiz
Ahh sevgilim ahhh içimin kuru çiçekli kırık vazosu
Yirmi üç Mart iki bin yirmi üç ben hâlâ en çok seni ve nergisleri...