Lavinya Dergisi

ALİ RIZA BEY
Doğan FIRAT

_Bir yağmur damlası gibi, düştün yüreğime; yürüdüğüm bütün yollar sana çıktı açtığım bütün pencereler sana baktı... _

Şiddet çocuklukta öğrenilen sonrasında beraberinde büyütülen, ve daha ağır sonuçlar doğuran en gerçekçi silahtır... Ali Rıza bey günlerden bir gün iş çıkışı evine giderken bundan yıllar önce yaşadığı bir olayı hatırlatan istemsiz bir sahneye şahit olmuştu. Gençlik yıllarında gözleri önünde darp edilen genç bir kızın savunmasız şiddetine tanık olmuştur, bu olaya hepimizin sessiz kalmaması gerektiği gibi Rıza Bey'de sessiz kalmayıp olaya müdahale etmeye çalışmıştı. Arbede sırasında karşı taraf Rıza bey'e bıçak çekip göz dağı vermeye çalışmıştır kendince, bu harekete karşı Rıza bey son derece soğuk kanlı yaklaşmıştı. Biraz sonra bıçağı adamın elinden almaya çalışırken ikili arasında çıkan kavga sonucu adam yaralanmıştı. Rıza Bey'in bütün bedeni titreme sarmıştı kaza da olsa onu Rıza Bey bıçaklamıştı, olanlardan son derece korkan genç kız seri bir şekilde olay yerinden koşar adımlarla ayrılmıştı. Kendisine yapılan iyiliğe karşılık Rıza Bey'i belki de hayatının en büyük kaybıyla baş başa bırakmıştı. Kanlar içinde yerde kıvranan adamın başına etraftaki insanlar toplaşmış kimileri polisi ararken kimileri ise Rıza Bey'e ağza alınmayacak hakaretler küfürler ediyorlardı. Rıza Bey olayın doğrusunu anlatsa da kimse inanmıyordu, gelen polis ve ambulans ile birlikte yaralı adam hastaneye ve Rıza Bey de karakola doğru alınmıştı. Rıza Bey polislere olayın doğrusunu anlatsa da yine haksız olan kendisi oluyurdu. Olaya şahitlik eden ne genç bir kız vardı, ne de görgü tanığı. Hayatın en acımasız yönü de bu olsa gerek, bir cana bedel bir can. Hayatını belki de Rıza Bey'e borçlu olduğunu bildiği halde susan bir genç kız ve susmayacağını düşündüğü umuduyla bir genç kızı kurtaran Rıza Bey. Sonuç ne mi oldu? Yaralı adam iyileştikten sonra yine can yakmaya devam ederken, genç kız ise kalbi ağzında adamın gelip onu öldürmesinden korkarak yaşıyordu. Rıza Bey bütün masumiyeti ile hapishanede şafak sayıyordu... ( İnsanlık bu olmamalı, yardıma karşı sırtını dönmemeli, elinden tutanın elini bırakmamalı. Kirli bir hayat uğruna masum bir hayatı yok etmemeli, çaresi varken çaresiz bırakmamalı.) Rıza Bey'i bu derin düşüncelerden polis anonsu uyandırmıştı, geçmişte yaşadığı bu olayı belki de polisin gelmesiyle tekrar yaşamasına engel olmuştu. Adalet! Diyorum insanlığın kalbinde ruhunda olmalı, ADALET adı altında yapılan adaletsizliğin kurbanı olmamalı. Bu tür insanlar olduğu sürece insan insanı tamamlamayacaktır. Hepimizin kendi vicdani adaletin ve merhametin veziri olması dileğiyle. Bir çocuk nasıl büyütülürse öyle öğrenir ne görürse onu uygular, ne yaşarsa onu yaşatır. Şiddet şiddeti doğurur. Lütfen Çocuklarımızı insan gibi yetiştirelim. Unutmayın şiddet çocuklukta öğrenilir ve devam edilir...