OKUMAYA DEVAM ET

İlk peygamber olan Hz. Âdem ve onun eşi olarak yaratılan Havvâ’ nın yaratılışı geçmişten günümüze dek birçok yazar tarafından ele alınıp işlenmiştir. Tanpınar, bu öyküsüne Âdem’in içinde bulunduğu meyve bahçelerinin, bambu ağaçlarının ve tertemiz havanın betimlemesini yaparak öyküsüne giriş yapmakta

“Sodom ve Gomore, Tevrat’tan alınan bilgiye göre; Lût ve İbrahim devrinde, Filistin diyarının türlü ahlâk bozukluklarıyla Tanrı’nın gazabına uğramış iki büyük şehirdir.” (Karaosmanoğlu, Sodom ve Gomore, 2020).

Tanrı’nın gazabına uğrayan bu iki şehir, tıpkı işgâl dönemindeki İstanbul’u anımsatmış

1896 yılının başlarında edebiyatta yenilik yapmaya hevesli olan gençler ile yeni bir edebî topluluk kurmayı hedefleyen Recaizâde Mahmut Ekrem, Servet-i Fünûn adıyla bir edebî dergi çıkarmış ve bu derginin başına Tevfik Fikret’i getirmiştir. Topluluğa katılanlar: Cenap Şahabettin, Halid Ziya, Mehmed

Bir ince mavilikte süzülürken buldum seni Tenin, yağmur yemiş toprak kokusu gibi Sesin, tüm zarafetiyle çağırmıştı beni Fakat okyanusta kayık sürmek gibi Zordu, -Yaşamak seni… Gün olurdu, kâğıt kesiği misâli sözlerin Dimdik yürürken idrakin, kendinden emin Bil

Moderatörlüğünü şair Ercan Yılmaz ve Öğr. Gör. Dr. Serhat Demirel’in yaptığı “Yalnızlık Sularında Bir Nilüfer: Behçet Necatigil” adlı söyleşide şair ve yazar Hilmi Yavuz’u dinledik. SAÜ FEF Dekanı ve Alegori ve Şiir Topluluğu akademik başkanı Prof. Dr. Yılmaz Daşçıoğlu, topluluk üyelerimiz, Cemil Me

Akşam serininde masasını kurdu balkona Sima. Yapması gereken birçok iş vardı fakat zaman ve mekân kavramları arasında sıkışıp kalmış bir şekilde bomboş bakarak sigarasından bir duman aldı. Bir şeyler hiç olmamış gibi yaşasa mı yoksa… Neyse Sima da ne yapacağını bilmiyordu işte. Pek beceremese de bir

Issız sokaklarda yürürüm başımı yastığa koyunca,Kırılmış sokak lambalarının camları batar ayağıma,Ayak izlerimde kan dolar her yer…Şafak sökmeden de yağmur döker her gece,Gökyüzü gibi olan gönlüm…Kediler saklanır, köpekler devriye gezer zihnimin sokaklarında.Sonra yağmura karışır ayak izlerim damla

Kar küreleri, karlarla kaplıSoğuk yalnızlıkları barındırıpGizli bir hüznün şarkısını çalar içinde.-ben ise-Gezerim kristaller üstünde yalınayak,Sızı ki parmak uçlarımda kıskıvrak.Bir musikinin içine hapsolmuş,Döner dururum yeknesak.…ve birden…Taptaze iri güller açar tenimde,Bülbüller raks eder beden

Napoli Limanı’ndan Oceaniya’ya giden bir gemide gerçekleşen olaylar gündemde oldukça ses getirmiştir. Kitap bu olaylardan önce gemide yolculuk eden birinin yaşadıklarını anlatması ile başlıyor. Yolcu kabininde durmaktan sıkılan bir yolcu, geminin kimsenin bilmediği, gözlerden uzak bir yerini keşfetm

Günümüzde hayatımızın her anını sosyal medyada paylaşır olduk. Bazen sosyal medya bir yana bizler özel hayatımızın her anını, her arkadaşımızla da paylaşır olduk. Giz denen bir şey kalmaz oldu. Sabah yataktan kalkıp yüzümüzü yıkama anlarımızın bile videolarını etrafta binlerce kez izlenir olarak gör

Güneş en tepede tenimizi sımsıcak kavuruyordu. Elimde annemin ilk öğretmenlik günüm için aldığı çanta, parmaklarımı var gücüyle sıkıp dışarı fırlatan önü açık topuklu bej rengi ayakkabılarımla Topkapı Parkı’ndan tramvaya doğru yürüyordum. Heyecandan ellerim, ayaklarım tir tir titriyordu. İş yerim, d