ÖN BÖLÜM: Sessizliğimi dinle biraz sensizliğimden başlayarak...
Bir şehrin bütün yalnızlığının ortasında
Karanlık yoruyor kalbimi
Ansızın ürperiyor içim
Bir yağmur başlıyor
Yanından gökyüzüme kadar
Aklımın en ücra köşesinde
Birden beliriyor yüzün
Ne görsem her tarafını kaplıyor hüzün
Göreme
Yaşanmışlar ,yaşanacaklar kelimeler ,kelimelerden mısralar , mısralardan bir şiir ve şiirlerden koca bir hayat ve hayatını edebiyatın küçük bir parçası yapmaya çalışan bir adam...
İnsana zor gelen şey yaşamadığı hatta yaşayamayacağı şeyleri yazmak değil, yazamayacağı şeyleri yaşamaktır.
Lavinya Dergisi
Yazarlarımız
BİR ŞİİR DOĞUYOR

ON SEKİZ SENE
İşte On sekizim dert,hüzün,matem
Sağ yanım huzur sol yanım hep sitem
Gönül bahçemi virân ettin madem
Baharıma cemre olmak hakkındır
Bilmem hayatımda kaç gemi battı
Hüzün vehmi beni kendine kattı
Yaşadıklarım yaşımın kaç katı
Geri dönmek yine senin hakkındır
Nasıl Gelip geçti gam

GÖRMEK
Kaşından,gözünden
Daha fazlasını görüyorum sende
Hiç kimsenin göremediğini görüyorum
Kabullensen de olur kabullenmesen de
Taşlaşmış bir kalpten fazlasın, biliyorum
Hiç kimsenin göremediği
Bir şey görüyorum sende
Merhametin yuvasını
Saadetin sırrını
Bir gün bitecek ömrümün
Yarı

BAMBAŞKA BİR GECE
Bambaşka bir gecenin yarısındayım
Bilmem ne oluyor bana
Ölüyor kalemim
Saadet görmeyen yüreğim
Yavaş yavaş işliyor
Tarifsiz bir acı
İlkin tesir etmeyen
Güçlü bir zehir gibi
Bambaşka bir gecenin yarısındayım
Siyah bir başka siyah
Karanlığa bürünmüş bir gece
Yüreğimden kopuveriy

ANLAMAK SENİ
Duymadığını bile bile anlatmak
Mesela zambak çiçeğinin
En yakıştığı yerin
Saçların olduğu gibi
Gözlerini anlatmak sana
Utançtan bakamadığım
Bunca kelime eskitsem de
Rengini anlayamadığım
Gözlerini anlatmak sana
Kör birine en sevdiği
Rengi sormak gibi
Duymadığını bile bile haykı

İLHAM
Ben şiirde, şairine şiir yazdıran kalp ile aklın birleşmesiyle oluşan ilhama inanırım. Çünkü bir insan hem aklının hem de kalbinin aynı zamanda onaylamadığı şeyleri kağıda dökmez dökse bile başarılı sayılmaz. Çünkü kalp ruhu, ruh aklı doyurur. Doymayan bir ruhun tasdik etmediği bir şiir benim nazarı

AYRILIK VEHMİ
Ayrılık düştü bu sene payıma
Bir senenin özlemiyle doluyum
Hasretim kalbim baştan başa yama
Yoruldum,ben de Allah'ın kuluyum
Gözlerin karartmıyor gözlerimi
Gidişinle sel oldu o gün her yer
Dinle bir kere dinle sözlerimi
İster yine git,ister ipimi ger
Her gün yeniden başlıyor bir a
NNN.jpeg)
UNUTMAK
Tam unuttum diyorum
Bir şarkı çalıyor
Bir zaman öylesine mırıldandığın
Kulaklarımda hâlâ bırakmıyor peşimi
Günler haftalar aylar sonra
Tekrar hüzünle tanışıyor
Mürekkebi gözyaşlarım
Olan zarif kalemim
Tam unuttum diyorum
Gecelerim artık aydınlık
Bu sefer saçların
Sarıyor gündüzü

YAĞMURLARDA YÜRÜRKEN
Sevmezsin beni anladım
Bir sonbahar havası gibiyim
Öyle kırgın öyle yorgun
Biraz da dargınlık var içimde
Saçlarım sakallarım biçimsiz biçimde
Defalarca dikilmiş bir yama gibiyim
Bilmiyorum neredesin
Bilmiyorum neyimsin
Bitmek bilmeyen derdim misin?
Zaten devâm hiç olmadın
Gönül ba

OL
Denizdeki fenerim ol Bir ışık tut hayatıma Uçuşan kelebeğim ol Yaşat özgürlüğü bana Yağmurun bereketi ol Hiç durmadan yağ başıma Toprağa düşen cemre ol Baharı sen getir bana Kurduğum hayallerim ol Bitmek bilmeyen düşlerim Gökte, kutup yıldızım ol Yolumu senle bulayım...

HABER YOLLA
Çare yok ömrün baharında kışım
Söyle, neden bana karşı bu hışım
Yokluğunu takvim gibi saymışım
Ben ölümün hududunda kalmışım
Haber yolla, halin nasıl nerdesin
Kaçış yok o merhametsiz nazından
Gel, bana türkü söyle aşk sazından
Bir kere yüzüme gül en azından
Güz geçti, gel bir gün ek

SEVDA ADINA
Ben ne şiirler yazdım sevda adına
Bazen bir dağa bazen bir çiçeğe
Bazen bir kadına ve en sonunda
Gönül kapında yaşlandım yorgun düştüm
Mecbur kıldım kendimi yâdına
Ah olmaz olaydı bu sevda
Kalmaz olaydı gönlüm nazlı yarda
Ben ne şiirler yazdım sevda adına
Ne çok çiçek kopardım dalından

HAYALLERİM
Kasım'da bitti şimdi
Zamandır dünyadaki saltanat sahibi
Yapraklar tahtından çoktan indi
Ağaçlarda yalnız kalır şimdi
Beyazlar renk verir belki
Ayazdan kesilen ellerime
Güneş daha tatlı
Daha da farklı doğacak üzerime
Ayrılıklar, kavuşmalar, hayaller
Hepsi nedense boş geliyor
Gecen

İKİNDİ VAKTİ
En son bir ikindi vaktiydi
Başımı utançtan yere eğişim
İşte o ikindi vakti
Yeni bir ümit kazandım gözlerine dair
Yürüyüşün hâlâ aklımda
Gözlerime yalancı sıfatını yakıştırıp
Tam sen geçtikten sonra bakışım
Aklımda hâlâ
Sonra o şiirler eskittiğim gözlerinle
Yandan yandan bakışın
H

GÖNLÜME ÜÇ NASİHAT
Sor gönlüm,
Sor ki içini üşüten yağmur
Neden olmasın taşkınlara

SENİ GÖRMEK
Seni görmek ne zormuş halbuki
Şayet inanmazsan, şahidim zamandır
Ey gönülden olan sevdiğim
Diyemedim sana gönlümdeki hal bu ki
Bu sebepten yokluğun vicdanıma zarardır
Gecenin bilmem hangi vaktindeyim
Sen belki şimdi uyuyorsun değilsin dünyada
Rüyalar alemindesin belki de en tatlı

ELLERİNİN MISRALARI
Ellerinden bir şiir doğsa
Ellerimde büyüse bir ömür
Ümidim biraz daha olsa
Ne kaybederim bitti ömür
Ellerinden bir şiir doğsa
En karanlık geceme saadet gelir
Kimsesiz bir şehre insan
Her mısrama huzur gelir
Ellerinden bir şiir doğsa
Adı, müessir olan ayrılık olur
Oysa kavuşmak

ŞUBAT
Kovalıyor bir hışımla
Günleri bir beyaz at
Gönlüm bitap, vakit daralıyor
Mevsim aynı aylardan şubat
Belki yaklaşmakta kavuşmak
Eskilerden kalma bir hüzün üstümde
Bu hüzün ki bakışlarından gelmekte
Yüzün kadim bir şubat
Öylesine soğuk öylesine beyaz
Aylardan şubat ayaz esmekte