Tesadüfen yaşıyorum,
Tesadüfen gördüm seni,
Tesadüfen sevdim sanki,
Tesadüfen bakıyorsun bana,
Ah gözlerimiz rastlaşmasaydı,
Gelmeseydi kokun,
Çarpmasaydı ellerin, ellerime,
Susmasaydın, bu kadar bağırarak
Nasıl sevecektim seni tesadüfen,
Söyle Müzeyyen;
Bütün bu yaşananlar, tesadüf mü sah
Lavinya Dergisi
Yazarlarımız
TESADÜF

YARIN ÖLÜM VAR
Sana yüksek perdelerden şiirler getirecektim.
Soğuk günlerin karanlık akşamlarından.
Seher vakitlerinin en ücra köşelerinden.
Ne geldiyse elimden ya da geçecekse kalbimden.
Gelirken sana, bizzat senin karşına.
Gözlerine bir kere daha bakmanın verdiği;
Sobada köz olmuş kömür kırmızısı rengin

İKİ ÜÇ DEFA
İnsanız ya meyilliyiz en afili yanlışlara.
Yapsak ya iki üç yanlış daha.
Zaman sen beni çağırsan, yanına geleceğim süre kadar hızlı geçiyor.
Kırsak ya kalplerimizi tam orta yerinden, iki üç defa daha.
Çok mu doğruyuz?
Neden, ne için bu kusursuz olma çabası?
Olsak ya birlikte, kusursuz dizilmi

Kâh’ve
Kahvenin acı tadında ezberledim yüzünü.
Sigaramın dumanında kırptın gözlerini.
Hiç saklayamadım gözlerimdeki hüzünü,
Ve hiç tanıyamadım, bileğindeki izini.
Konuşuyorsun, anlatıyorsun en içindekini,
Sunuyorsun, kabuslarıma giren iki seçimi.
Susuyorum, yüzünü biraz daha incelemeye,
Sen ki, ak

SİYAH BEYAZ
Beyoğlu’nun uzun ve kuytu sokaklarına ait,
Sanırım sene 1980 ve o siyah beyaz.
Öyle umarsız, öyle dağınık, öyle buğulu gözleri,
Galata tarafından bakıyorum ona, öyle seyir ediyorum.
Güneş yok, hava parçalı bulutlu,
Gözlerinde yağmur birikmiş, susuyor.
Konuşsa yağacak, bir konuşsa sırılsıkla

SONRADAN ANLADIM
Hayaller taşıyorum ellerimde,
Senden kaçmaya akbil basmış,
Uzak kilometrelere bavul taşımış,
Her anında yüzünü özleyen ellerimde.
Oysa hiç yüzüne değmedi ellerim.
Karşımda kaç kere ağladın da,
Silemedim yaşlarını, dokunamadım tenine.
Dokunamadım nehirden hallice elmacık kemiklerine.
Hep yasa

YAKAMOZ
Gözlediğim yollarda, geldiğim son nokta.
Yürüdüğün sokakta, bastığın taşlarda.
Sonu olmayan, hikayelerinde
Arayıp buldum seni,
Arayıp durdum seni.
Günler geçip gidiyor, yıllara nispet yaparak,
Düşünülecek her bir yol düşünülmüş gibi,
Karadenizin hırçın, dalgalı sularında
Kurulabilecek tü